Süper Lig takımlarını genelde aynı isimler çalıştırıyor. Kovulduğu kulübe tekrar kurtarıcı olarak gelenler az değil. Kötü giden bir kulüp hemen teknik direktör havuzuna bakıyor ve takımı ateşlemek için boşta olan birini göreve getiriyor. Ne de olsa Türk futbolu gazla çalışıyor. Ayrıca bir de mağduriyet gazı var tabii ki!
Süper Lig’de hafta geçmiyor ki ‘falanca kulüp ile filanca teknik direktörün yolları ayrıldı’ şeklinde haberler çıkmasın! Yollar ayrılıyor ayrılmasına ama bir bakıyorsun ki birkaç ay sonra yeniden birleşivermiş! Kovulduğu kulübe tekrar kurtarıcı olarak gelenler az değil yani… Ne de olsa belli isimlerden oluşan bir ‘teknik direktör havuzu’ var ve o isimler dönüp dönüp görev alıyor. A takımının başarısız diye kovduğunu B takımı havada kapıyor. Kısacası, Türk futbolu gazla çalışıyor.
Gazla çalışmaya açıklık getirelim. Birçok kulübün uzun vadeli bir planı, projesi yok. Tek hedef, günü kurtarmak. Takım kötü gitmeye başlayınca ilk önce teknik adamla yollar ayrılıyor ve takıma gaz vermesi için havuzdan bir isim seçiliyor. Genelde bu gaz verme yöntemi başarılı oluyor. Bazen de hiçbir işe yaramıyor. Yaramazsa, yeni bir gazör, pardon, yeni bir teknik direktör getiriliyor. Gazı iyi veren yola devam ederken; veremeyene yol veriliyor!
Mesut Bakkal, ilk maçında BB Erzurumspor’a Malatya’da galibiyet yaşattı.
BAKKAL, BB ERZURUMSPOR’U İYİ GAZLADI
Şimdi isterseniz bu sezon üzerinden bazı örnekler verelim. Sezona Mehmet Özdilek ile başlayan, 9 maçta 2 galibiyet, 3 beraberlik, 4 mağlubiyet sonrası yolları ayırıp Hüseyin Çimşir’i göreve getiren BB Erzurumspor, 5 maç üst üste yenildikten sonra Mesut Bakkal’ı takımın başına getirdi. 16 yıllık teknik direktörlük kariyerinde 19. kez bir takımın başına geçen Bakkal’ın en iyi yaptığı şeylerden biri zaten gider gitmez takıma yeni bir gaz vermekti. BB Erzurumspor, Bakkal ile çıktığı ilk maçta Yeni Malatyaspor’u deplasmanda 3-1 yenip 11 maçlık galibiyet hasretine son verdi. 13 maçta 4 galibiyet, 5 beraberlik ve 4 mağlubiyetle Bakkal’ın gazı şimdilik iyi gidiyor. Doğu ekibi, Bakkal ile kümede kalma umutlarını artırdı.
Denizlispor, bu sezonki 3. hocası olan Hakan Kutlu ile gaza gelmiş görünüyor.
DENİZLİSPOR ARA GAZLARLA UMUTLANDI
Benzer bir örneği Denizlispor üzerinden de verebiliriz. Sezona Robert Prosinecki ile başlayan Ege ekibi, 8 maçta 1 galibiyet, 2 beraberlik ve 5 mağlubiyet alınınca Hırvat teknik adamla yolları ayırdı. Daha sonra Yalçın Koşukavak’ı görev getiren Denizlispor, Yalçın Koşukavak ile anlaştı. Koşukavak ile ilk iki maçı kazanan Ege temsilcisi, sonraki 7 maçta ise sadece 2 beraberlik elde edip 5 kez mağlup oldu. Gaz verme işlemi çok kısa sürmüştü. Ardından göreve Hakan Kutlu getirildi. Kutlu ile ilk maçını kazanan ve 7 maçlık galibiyet hasretine son veren Denizlispor, sonraki 6 maçta ise 2 galibiyet ve bir beraberlik elde edip 3 kez de mağlup oldu. Kutlu’nun verdiği gazla an son Yeni Malatyaspor’u kendi evinde 3-2 yenen Denizlispor, kümede kalma ümitlerini artırmış görünüyor.
Antalyaspor, Ersun Yanal’ın gazıyla kulüp tarihinin en uzun yenilmezlik serisini yakaladı.
ERSUN YANAL GAZLADI, AYKUT KOCAMAN GAZLAYAMADI
Tamer Tuna’dan sonra Antalyaspor’un başına geçen Ersun Yanal, Akdeniz ekibinde başarılı bir grafik çiziyor. İlk iki maçını kazanamasa da, kendi evinde Hatayspor’a 6-0 yenilse de Yanal ile yoluna devam eden Antalyaspor, 12 maçtır yenilmeyerek kulüp tarihinin en başarılı serisine imza attı.
Aykut Kocaman ise tam tersi bir süreç yaşıyor son şampiyon Başakşehir’de. Kötü giden sürecin ardından Okan Buruk ile yolları ayırıp Aykut Kocaman ile anlaşan Başakşehir, yeni hocasıyla çıktığı 6 maçta hiç kazanamazken; arka arkaya 4 mağlubiyetin ardından üst üste iki beraberlik elde etti. Averajla düşme hattının bir basamak üzerinde olan Başakşehir, Kocaman ile devam eder mi, yeni bir gaz için başka isimle mi anlaşır, bekleyip göreceğiz.
Aykut Kocaman, Başakşehir’i 6 maçtır gaza getiremedi.
BİR DE MAĞDURİYET GAZI VAR
Türk futbolunda gaz verme işlemi sadece teknik adam değiştirmekle olmuyor. Bir de mağduriyetler üzerinden gaz verme olayı var ki son dönemlerde bunun örneklerini de sık sık görüyoruz. Mesela, Galatasaray Teknik Direktörü Fatih Terim, bu metodu sık sık uyguluyor. Kendisine verilen bir cezayı “Bizim önümüzü kesmek istiyorlar! Bizim şampiyon olmamızı istemiyorlar! Ama biz hakemleri de, federasyonu da, rakiplerimizi de yenip şampiyon olacağız!’ şeklinde açıklayarak hem oyunculara hem de taraftarlara gaz veriyor. 2018-19 sezonundaki şampiyonluk, böyle bir gazla elde edilmişti nitekim!
Fatih Terim, aldığı cezalar üzerinden takıma sürekli gaz vermeye çalışıyor.
Mağduriyet gazını şu an Galatasaray, Fenerbahçe ve Beşiktaş gibi büyük kulüpler sık sık uyguluyor. Mağlup oldukları her maçın ardından birtakım hedefler (VAR, federasyon, hakemler…) gösterdikten sonra ‘Ama bizi kimse engelleyemeyecek! Sezon sonunda biz şampiyon olacağız!’ diyorlar.
Kısacası, her türlü gazın itinayla verildiği Türk futbolunda futbolseverler teknik-taktikten çok doldur-boşalt, vur-kır-parçala ya da kavga-gürültü izlemekten büyük rahatsızlık duyuyor.
Bu sezon Ankaragücü’nün 3. hocası olan Hikmet Karaman, son Galatasaray galibiyetiyle takımını ateşledi.
TEKNİK DİREKTÖR DEĞİŞTİREN KULÜPLER
Trabzonspor: Eddie Newton, Abdullah Avcı
Gaziantep FK: Marius Sumudica, Ricardo Sa Pinto
Rizespor: Stjepan Tomas, Marius Sumudica, Bülent Uygun (muhtemelen)
Antalyaspor: Tamer Tuna, Ersun Yanal
Göztepe: İlhan Palut, Ünal Karaman
Konyaspor: İsmail Kartal, İlhan Palut
Yeni Malatyaspor: Hamza Hamzaoğlu, ?
Kayserispor: Bayram Bektaş, Samet Aybaba, Dan Petrescu
Başakşehir: Okan Buruk, Aykut Kocaman
Erzurumspor: Mehmet Özdilek, Hüseyin Çimşir, Mesut Bakkal
Denizlispor: Robert Prosinecki, Yalçın Koşukavak, Hakan Kutlu
Ankaragücü: Fuat Çapa, Mustafa Dalcı, Hikmet Karaman
Kasımpaşa: Mehmet Altıparmak, İrfan Buz, Fuat Çapa
Gençlerbirliği: Mert Nobre, Mustafa Kaplan, Mehmet Altıparmak
Bu haberler de ilginizi çekebilir:
TEKNİK DİREKTÖR DEĞİŞTİRMEYEN KULÜPLER
Beşiktaş: Sergen Yalçın
Galatasaray: Fatih Terim
Fenerbahçe: Erol Bulut
Hatayspor: Ömer Erdoğan
Alanyaspor: Çağdaş Atan
Karagümrük: Şenol Can
Sivasspor: Rıza Çalımbay
