Tahta Camilla çıktı ama gönüllerin kraliçesi Diana

Charles, annesi Kraliçe Elizabeth’in ölümüyle tahta oturdu. Eşi Camilla da Konsort Kraliçe oldu. Ölümünün üzerinden 25 yıl geçmesine rağmen Charles’in ilk eşi Diana, hala birçok İngiliz’in gönlünde yatmaya devam ediyor.

EMİR KORKMAZ 11 Eylül 2022 DÜNYA

Tüm dünya Kraliçe Elizabeth’in ölümünü konuşuyor. 73 yaşındaki oğlu Charles resmen ‘kral’ olarak göreve başlarken, eşi Camilla da, bundan böyle ‘konsort kraliçe’ olarak anılacak, yani kral ile evliliğinden dolayı ‘kraliçe’ ünvanını kazandı. Hatta Charles Kral olarak halka hitabında ‘sevgili karım Camilla’ dese de, ilk eşinden boşanmasının üzerinden 26 yıl yıl geçse de, ‘halkın prensesi’ olarak anılan Diana ise hala hafızalarda tazeliğini koruyor.

36 YAŞINDA ÖLDÜ

Fırtınalı bir evlilikten sonra 1995’te Charles’tan ayrılan Diana, 1996’da resmen boşandı. 1997’de 36 yaşındayken, bir trafik kazasında hayatını kaybetti. Kısa süren evliliğine rağmen hem İngiliz, hem de dünya kamuoyunda büyük popülaritesi olan Diana, kısa hayatını kameraların parıltısı içinde yaşayan asil bir prensesti.

Prenses Diana 1995 yılında eşi Charles ve çocuklarıyla (FOTOĞRAF: JOHNNY EGGITT / AFP)

EVLİLİĞİNDE ÜÇ KİŞİ VARDI

Kağıt üzerinde Diana, katı kuralları ile bilinen İngiliz kraliyet ailesi için mükemmel bir seçimdi. Aristokrat bir aileden geliyordu, güzel ve alımlıydı, aynı zamanda da ağırbaşlıydı. Peri masalını andıran bir düğünle evlendikten sonra, dünyanın en çok tanınan ve izlenen insanlarından birisi haline geldi. Ama BBC ile yaptığı bir röportajda söylediği gibi, ‘bu evlilik biraz kalabalıktı, hep üç kişi vardı’: Diana, Charles ve Camilla.

CHARLES CAMILLA’YI HİÇ UNUTAMADI

Charles’in Diana ile evlenmeden uzun zaman önce tanıştığı Camilla, kendisi de evli olmasına rağmen Prens ile görüşmeye devam ediyordu. Charles’ın Camilla ile yaptığı açık saçık konuşmalar içeren telefon görüşmeleri basına sızdırılınca, Diana olup bitenleri içine atıyor, kamuoyu da onu destekliyordu. Zaten halkın gözünde itici görülen Charles, bir de güzeller güzeli eşi Diana’yı, kendinden yaşlı ve evli Camilla ile aldatınca, kraliyet tarihinin en sevilmeyen insanları arasında en üst sıraya oturdu.

Prenses Diana ve Prens Charles, 1981 (FOTOĞRAF / AFP)

TRAJİK KAZA KOMPLO TEORİLERİYLE HATIRLANIYOR

Zaten başından beri ‘üç kişilik evlilik’ daha fazla çekilmez hale gelince Diana ile Charles ayrıldılar. Mısırlı milyarder Muhammed el Fayed’in oğlu ile Dodi ile birlikte yaşamaya başladı. İkili Paris’te kendilerini takip eden paparazzilerden kaçarken bir trafik kazasında hayatını kaybetti. Kazanın ardından, onlarca çılgın komplo teorisi üretildi. İngiliz gizli servisinin, eski prensesin bir Müslüman ile, kahverengi tenli birisi ile yaşamasını istemediği için öldürdüğü iddia edildi. Ama yapılan otopside, Diana ile Dodi’nin aracını son sürat kullanan şoförün kanında yüksek miktarda alkol ve uyuşturucu çıktı.

ARDINDAN ONLARCA DİZİ VE FİLM YAPILDI

Yaşasaydı bugün 61 yaşında olacak Diana, belki ‘kraliçe konsort’ olamayacaktı belki ama İngiliz kraliyetinin üzerindeki gölgesi hiç gitmeyecekti. Uzun yıllar boyunca İngiliz halkının en nefret ettiği kişiler listesinde hep ilk sırada yer alan Camilla’nın Charles ile evlenmesine rağmen toplum nezdinden itibar kazanması, Diana’nın ölümünden uzun yıllar sonra başladı. Ama yine de, Diana hiç unutulmadı. Son yıllarda, Diana birçok filmde ve televizyon dizisinde canlandırıldı. Yalnızca son iki yılda, Kristen Stewart’a Oscar adaylığı kazandıran 2021 filmi Spencer, kısa ömürlü bir Broadway müzikali, HBO’da ‘The Princess’ ve CNN’de yayınlanan altı bölümlük Diana dahil olmak üzere birkaç belgesel çekildi. Popüler Netflix dizisi The Crown’un Diana sezonu en çok izlenenler arasındaydı. Stewart’tan önce aktris Naomi Watts, 2013 yapımı Diana filminde prensesi canlandırmayı denemişti. Bu diziler, filmler ve belgeseller bir kez daha ortaya koydu ki, sadece bir Diana vardı ve kraliyet ailesinin ışıltılı genç kuşakları bile onun büyüsünü yeniden yakalayamadı.

DIANA’NIN SIRRI GERÇEKLİĞİ

Peki halkın onu unutamamasının ardında yatan sır neydi? Daha 19 yaşındayken, kendinden 12 yaş büyük Charles ile tanıştığında utangaç bir genç olarak hafızalara kazındı. Aslında Kraliyet’in ondan beklediği en büyük görevi yerine getirdi: Tahtın devamı için bir varis doğurmaktı, o iki tane yaptı. İkinci görevi de geleceğin kralı Charles’ı kraliyet turlarında takip etmekti. Diana gerçekten sıcak, çekici ve şefkatliydi. Dünyanın her yerindeki kalabalıklar Charles değil onun için çıldırıyordu. Herkesin ona sarılmasına izin veriyordu. Hatta bir New York gezisinde ziyaret ettiği Harlem’deki hastanede yatan AIDS’li bir çocuğa kendisi sarıldı. Korkusuzca Angola’daki mayın tarlalarının arasına daldı, o mayınlarla sakat kalmış çocuklarla kucaklaştı.

ÖNDE GELEN İNSAN HAKLARI SAVUNUCUSU OLURDU

Eğer hayatta olsaydı, gazeteler ve televizyonlar, belki de Camilla’dan daha çok Diana’nın haberlerini yapacaktı. Şimdi 61 yaşında olacaktı.

Muhtemelen hayatının son yılında önce çıkan insan hakları savunuculuğa devam edecekti. Muhtemelen bugüne kadar savaşın pençesindeki Ukrayna’ya birkaç kez gitmiş olurdu. Oğlu Harry ve gelini Meghan’ın kraliyet ailesindeki ırkçılık iddiaları karşısında dehşete düşerdi. İlişkilerinin bugünlerde gergin olduğu bildirilen iki oğlunun arasını yapmaya çalışırdı, belki de ikilinin arası o olsaydı hiç bozulmayacaktı.

PODCASTLERİYLE YIKIP GEÇERDİ

Eğer yaşasaydı Harry ve Meghan’ı İngiltere’de kalmaya ve kraliyet ailesi olarak çalışmaktaki isteksizliklerini gidermeye ikna edebilir miydi? Yoksa çantasını toplayıp California’ya taşınmak için onlarla birlikte uçağa mı binerdi? Muhtemelen ikincisi olurdu, tabii ki yıllar önce ABD’ye taşınmış ve kendi podcast’ini başlatmamışsa… Belki de önemli bir televizyon adında, Londra’da Charles’in tahta geçme törenini yorumlar, neyin ne amaçla yapıldığını –birinci elden tecrübelerine dayanarak- anlatırdı.

Prens Charles ile Prenses Diana 1981 yılında evlendi

DIANA’YA İLGİ HİÇ BİTMEZ

Ölümünün üzerinden 25 yıl geçmesine rağmen ilgi odağı olan Diana’ya Diana’ya halkın ilgisi bir çeyrek yüzyıl daha sürer mi? Kuvvetle muhtemel. Belki büyük oğlu William ve Kate’e ve onların üç çocuğuna duyulan ilgi, bu ikilinin tahta geçmesiyle Diana’nın ışıltısı biraz azalır ama ‘Diana’ asla tamamen ortadan kalkmayacaktır. Uzun yıllar daha kültürel bir mihenk taşı olarak kalacaktır.

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram