‘Siyahlara karşı ırkçılıkla mücadele etmeden polis reformu işe yaramayacak’

New York Şehir Üniversitesi Booklyn Koleji'nde sosyoloji profesörü olan Alex S. Vitale, Demokratların talep ettiği polis teşkilatıdaki reformun, yoksulluk ve ırkçılıkla kalıcı olarak mücadele edilmedikçe işe yaramayacağını savunuyor.

KRONOS 09 Haziran 2020 DÜNYA

Police detain protesters as they march down the street during a solidarity rally for George Floyd, Saturday, May 30, 2020, in New York. Protests were held throughout the city over the death of George Floyd, a black man who died after being restrained by Minneapolis police officers on May 25. (AP Photo/Wong Maye-E)

Siyah Amerikalı George Floyd’un polis şiddeti sonucu ölmesi, ABD’de polislere verilen yetkileri de tartışmaya açtı. ABD Kongresi’ndeki Demokratlar polis teşkilatlarında reform için “Kolluk Gücünde Adalet Yasası” adıyla 134 sayfalık bir yasa tasarısı hazırladı. Polis şiddetini ve ırkçılığı protesto eden eylemciler de polisliğin köklü bir şekilde reforme edilmesini istiyor.

New York Şehir Üniversitesi Booklyn Koleji’nde sosyoloji profesörü olan Alex S. Vitale, ABD’deki yapısal ırkçılıkla mücadele edilmedikten sonra bu reform çabalarının sonuçsuz kalacağını söylüyor.  ABD’de 25 yılı aşkın bir süredir güvenlik kuvvetleri alanında çalışan, Polis ve Sosyal Adalet Projesi’ne başkanlık eden  ve 2017’de “The End of Policing” isimli kitabı yayınlayan Vitale’nin Alman Die Zeit gazetesine verdiği söyleşiyi yayınlıyoruz.

“Nefes alamıyorum” protestoların sloganı oldu. Protestocular, polislerin siyah vatandaşların nefes almasına izin vermediğini söylüyor. ABD’de polisler neden bu kadar çok siyah öldürüyor?

Doğru, polis orantısız sayıda siyah öldürüyor, ama temelde polisler çok sayıda insanı öldürüyor. Her yıl yaklaşık bin kişi, belki daha fazla… Bu da sadece ırk temelli bir polis şiddeti sorunu olduğunu değil, genel bir sorunumuz olduğu anlamına geliyor.

Neden?

Bunun birçok nedeni var. Tarihsel olarak biz Amerikalılar, toplumumuzdaki derin eşitsizliği ele alırken her zaman şiddete başvurduk. Şiddet yerli Amerikalıların soykırımıyla başlıyor, vahşi kölelik tarihi ve sivil haklar hareketinin ezilmesiyle devam ediyor. Bugün de bu şiddet tarihinin etkisi devam ediyor. Örneğin, kölelik tarihiyle yakından bağlantılı olan silah taşıma hakkını düşünün. Genel olarak biz şiddet içeren bir toplumuz, polis de bunun bir parçası. Siyasetçiler, polisleri suça, uyuşturucuya, çetelere ve terörizme karşı bir savaşta oldukları konusunda telkin etmeye karar verdiğinden beri de özellikle bu böyle. Bunu yaptıktan sonra polisleri askeri teçhizatla donatıyoruz ve askerler gibi eğitiyoruz. Bunlar da şiddete, vahşete ve ölüme yol açıyor.

Peki, ama neden bu kadar çok siyah Amerikalı polis şiddeti sonucu ölüyor?

Her iki partiden siyasetçiler, on yıllardır siyah Amerikalıların sorunlarının büyük ölçüde suçla ilgili olduğu konusunda hemfikir; bu sorunun da polis ve hapishaneler tarafından çözülmesi gerektiğini düşünüyorlar. Şehrin siyahların yaşadığı bölgesinde gençler şiddet kullanıyorsa, bu gençlerin ahlaksızlığının ve siyah olmalarının bir sonucu olarak görülür ve polis gönderilir. Siyaların yaşadığı bölgede uyuşturucu ticareti varsa, bu da sosyal hizmet uzmanları veya sağlık görevlilerinin değil, polis ve yargının işidir onlara göre. Beyazların yaşadığı bölgelerde devlet bu konuda çok daha dostane ve daha nazikken, diğer taraftan siyahlar, politikacılar ve polis tarafından potansiyel olarak tehlikeli ve temelde suçlu olarak görülüyor. Bu nedenle, polisler ve siyahlar arasında dozu yükselen ve ölümle sonuçlanan şiddet yaşanıyor. Siyahlara karşı yapılan operasyonların nedenleri de genellikle önemsiz oluyor: Eric Garner gibi birileri kaçak sigara satmak istemiştir, George Floyd gibi birileri sahte para vermiştir veya Philando Castile gibi birilerinin arabasının arka farı yanmıyordur, oluyor…

Kitabınızda ABD polis gücünün rolünün son 40 yıl içinde arttığını, bunun da polisi ‘çok yönlü bir problem çözücü’ haline getirdiğini savunuyorsunuz. Tam olarak ne demek bu?

Her iki partinin de son 40 yıldaki neoliberal ekonomi ve kemer sıkma politikaları toplumumuzdaki eşitsizliği artırdı. Nixon’dan Trump’a kadar, her zaman ‘başarılı’ olanlar için vergi indirimi ve teşvikler getirilirken, sosyal açıdan dezavantajlı olanların aldığı yardımlar kesildi. İşte bu bizim için büyük sorunlar yaratıyor: Okullarımız düzgün çalışmıyor, evsiz sayısı yüksek düzeyde, büyük bir uyuşturucu problemimiz var ve ciddi zihinsel sağlık sorunları olan birçok insan tıbbi yardım alamıyor. Gençlerin çoğu, bir şekilde karaborsa piyasasına düşmemek için mücadele ediyor. Bizler ise ekonomik nedenlere eğilmek yerine, nedenlerin yarattığı sonuçları kriminalize ettik ve polislere de bir şekilde bunları yönetmesini söyledik. Tüm bunlar yoksul ve beyaz olmayanları iki kat daha fazla etkiliyor.

Ülke çapındaki protestolar, birçok Amerikalının ülkede bir polis sorunu olduğunu düşündüğünü gösteriyor. Demokratik kongre üyesi Nydia Velázquez gibi politikacılar reform ve polis şiddetine son verilmesi çağrısında bulunuyor. Öte yandan, Amerikan polis teşkilatında reform yapılamayacağı için bunun umutsuz olduğunu da söylüyorlar. Neden?

Kesinlikle böyle temel bir sorunumuz olduğu için… Bu, kurallara uymayan birkaç polis memuru yani, birkaç çürük elma meselesi değil. Polis yasasında birkaç sorunlu maddeyi çıkarmakla da ilgili değil bu. Mesele şu ki yoksul ve siyah Amerikalıların sorunlarını, suç sorunu olarak görüyoruz. Önyargılara karşı düzenlenecek birkaç kurs ve polis teşkilatı reformu ile bu durum değiştirilemez.

Obama yönetiminin 2014 yılında, polis şiddetine karşı kitlesel protestolar düzenlediği sırada izlediği yol buydu…

Doğru ve yaptıkları işe yaramadı. Michael Brown o sırada Ferguson’da vurulduğunda ve Eric Garner New York’ta öldürüldüğünde, Obama yönetimi ve belediye başkanları ve polis şefleri hızla şunları söyledi: “Endişelenmeyin, polis gücümüzü yenilememiz gerektiğini anladık, bir planımız var!” Obama daha sonra bir Görev Gücü kurdu ve bir sürü reform ve eğitim önerdi: Bilinçsiz ırkçılığa karşı eğitim, öfke kontrolü eğitimi, vücut kameraları, sorunlu polislerin tanımlaması gereken erken uyarı sistemleri, polislerin ırkçılık deneyimlerini yerel halkla paylaşması vs…

Bunların hiçbiri işe yaramadı mı?

Bu reformların hiçbiri temel sorunlarla ilgili değildi. Yani yapısal ırkçılıkla, siyah yoksulluğunun kriminalize edilmesiyle ilgili değildi. Minnesota ve New York gibi şehirler bu reformların çoğunu uyguladılar ve eğitim verdiler, ancak hiçbir şey değişmedi. Polis hâlâ şiddet kullanıyor ve bu şiddet yoksul ve beyaz olmayan Amerikalıların yaşamlarının kalıcı bir parçası olmaya devam ediyor. Sanırım şu anda sokakta bu kadar çok öfke görmemizin nedenlerinden biri de bu. İnsanlar reformların sahtekarlık olduğunu düşünüyorlar.

Polis reformuna alternatif olarak polis teşkilatının kaldırılması öneriliyor. Fakat bu kulağa aşırı geliyor. Siz ne düşünüyorsunuz?

Sorunlarımızı çözmek için radikal bir şekilde yeniden düşünmeli ve kendimize en iyi stratejinin ne olduğunu sormalıyız. Sorunlu okullara polisleri göndermek mi mantıklı, yoksa bu okullara psikolog, sosyal hizmet uzmanı ve yardımcı öğretmenler mi göndermeliyiz? Uyuşturucu bağımlılarını cezalandırmak mı mantıklı, yoksa onların güvenli bir ortamda maddeyi tüketirken profesyonel yardım almasına fırsat mı vermeliyiz? Birinin ruhsal bir krizi olduğunda ona silahlı, kelepçeli ve biber gazlı polis göndermek mi mantıklı, yoksa insanların gerçek temas noktalarına sahip olması için yerelde daha iyi tıbbi ve terapötik altyapı mı oluşturmalıyız?

Söyledikleriniz teoride kulağa hoş gelebilir, ama bunların pratikte uygulaması nasıl olacak?

Belediye başkanları ve şehir konseyleri, yerel halkı dinlemeli ve onlara özel sorunlarını tanımlama konusunda bilgi ve araçlar vermeli. Daha sonra, polis olmadan sorunların üstesinden gelmek için birlikte stratejiler geliştirmek zorundalar.

Bir örnek var mı?

Diyelim ki bir bölgede çok sayıda şiddete ve suça bulaşmış genç var. Şu anda onlara karşı polisi gönderiyoruz, birkaç genç yine cezaevine giriyor, muhtemelen orada daha fazla şiddet görüyorlar ve aileleri parçalanıyor. Diğer taraftan sosyal hizmet uzmanları ve yereldeki, belki kendi kişisel geçmişlerinde de şiddet olan deneyimli kişilerle birlikte, şiddeti kaynağında ele almak için güvenilir bir inisiyatif oluşturabiliriz. Gençlerin güvendiği insanlar, benzer deneyimleri olan insanlar, onları enerjilerini farklı şekilde kullanmak için motive edebilir. Onlara yolları ve stratejileri gösterebilirsiniz. Travma psikologları istihdam edebiliriz ve temelde, yoksulluk kısır döngüsünü kırmak için yerel düzeyde giriş seviyesi iş alanları yaratıp eğitim girişimlerine başlatabiliriz.

Tüm bunları yapmak bütçe gerektiriyor. Paranın nereden gelecek? 

Polisten. Protestocuların söylediğine bakın! Birçoğu “Polisi dağıtın” diyor. Bu çok önemli. Polis genellikle bir şehir bütçesinin yüzde 30’undan fazlasını tüketiyor. Bu da birkaç milyar dolar demek. Parayı polisten alıp yönlendirmeye başlamalıyız. Para, yerel nüfusa gerçekten fayda sağlayan ve faydalı olduğu düşünülen amaçlara aktarılmalı.

Fakat anketler de, siyahların yaşadığı birçok bölgede, daha az değil, daha fazla polis görevlendirilmesi için istek olduğunu tekrar tekrar gösteriyor…

Şaşırtıcı değil. Sonuçta insanlara 40 yıldır her seviyedeki politikacı tarafından sorunlarının çözümünün poliste olduğu, onlara sosyal hizmet uzmanı değil ama daha fazla polis gönderileceği söyleniyor. Sosyal bilimciler ve aktivistler olarak bizim işimiz, ciddi alternatifleri ve bunları gerçekleştirmenin politik yolllarını göstermek. Çünkü, elbette, birçok ebeveyn, gençlerini sokaktan çekmek için bir polis ekibinden daha iyi olacak bir gençlik kulübüne sahip olmayı tercih eder. Ama böyle bir gençlik merkezi bulabileceklerine inanmıyorlar bile. Bir şeyin değişebileceği inancını yeniden uyandırmamız gerekiyor. Bunun için de bu protestolar çok yardımcı oluyor.

Şiddet polisi itibarsızlaştırdığı için mi?

Bu da var ama her şeyden önce protestolar, ülke genelinde ne kadar öfke biriktiğini ve gerçek siyasi değişim arzusunun ne kadar güçlü olduğunu gösteriyor. Şu anda gerçek bir kriz yaşıyoruz, bu kriz sadece polislerle ilgili değil, tüm Amerikan siyasetiyle ilgili.

 

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram
WP2Social Auto Publish Powered By : XYZScripts.com