“Selam olsun, fırsat eşitliğinin kutsal emeğin toprağı vatanlara…”

KRONOS 13 Mart 2020 GÜNDEM

Bayrak, vatan sözcükleriyle bezeli hamasi konuşmalardan çok neye ihtiyacı vardır toplumların? Cumhuriyet’te Ali Sirmen cevaplıyor; ‘Artık insanlar “üzerinde doğduğun değil, üzerinde doyduğun toprak vatandır” diyorlar, salt orada doğdukları için bir toprağa bağlı kalmaktansa, hayat yarışında fırsat eşitliğine sahip olacağı, mutluluğu aramasının yasal karşılandığı, kendi geliştirip dile getirebildiği ve kendilerini bu koşullarla yaşamak için kabul edenlerin yaşadıkları toprak parçalarına vatan diyorlar. Vatanı da, bayrağı da kutsal kılan işte temellerindeki bu kutsal mutabakattır. İlla kan şart değildir. Selam olsun, fırsat eşitliğinin kutsal emeğin toprağı vatanlara ve onların simgesi özgürlük bayraklarına!’.

Hükûmetin tepki gösterdiği bir soruydu; ‘Türkiye’nin Suriye’de Ne İşi Var?’. Birikim’de Arzu Yılmaz doyurucu bir yanıt veriyor; ‘Türkiye’den bakıldığında, yerini çoktan otoriter milliyetçiliğe kaptırmış gibi görünen Türk İslâmcılığının Suriye’de IŞİD’le eşleştirilmeye varan bir görünüm kazanması, Suriye’de Türkiye’nin ne işi var sorusunu sadece hedefler değil, pratikler bağlamında da sormayı gerektiriyor. Artık Türkiye’de karikatürize hale gelen Fetih Suresi’nin Suriye’deki karşılığı yalnızca Türkiye’nin değişen imajı değil, sureti. Ve bu surete bakanlar “Kürt terör koridorunun” engellenmesi ya da Suriyeli mültecilerin geri dönmesi hedeflerinden çok daha fazlasını görüyor. Görüyor çünkü içinde yaşıyor.’.

Koronavirüs salgını ve alınan tedbirlerle birlikte ortaya çıkan görüntüye odaklanmamızı istiyor Çetin Ünsalan Paraanaliz’de; ‘İşte virüs üzerinden yaşanan sürece bakarken de bir enstantaneye bakar gibi işi yorumladığınızda yaşananları bir mercek altına almak gerekiyor. Gerek dünyada gerekse de ülkemizde bu fotoğraftan kendi payımıza çıkaracak derslerimiz var. Fotoğrafın adı ‘herkes evine dönerken’ olsun. Mesela… Herkes evine dönerken, okulların tatil olmasıyla birlikte yaşanan kuyruklar, gösterilen reaksiyon bizim her konuda çok aceleci olduğumuzu anlatıyor. Herkes evine dönerken, süreç yönetmekten çok paniğe kapılmanın bu toplumda mutlaka yönetilmesi gereken bir durum olduğunu gösteriyor. Herkes evine dönerken, deprem başta olmak üzere olağanüstü koşullar konusunda eylem planlarımızın eksik olduğunu ortaya koyuyor.’.

Virüs salgını ekonomileri de tehdit ediyor. Borsalardaki düşüş kaygının derinliği hakkında ciddi bir ipucu. Sözcü’de Murat Muratoğlu bu büyük fırtınada Türkiye ekonomisine dikkat çekiyor; ‘Bu çapta küresel bunalımlarda bizim gibi ülkelerden kaçar para… Çıkan
paranın da geri dönmesi riski sevenler, çok yüksek getiri peşinde koşanlar dışında pek kolay olmaz… Bir de bizim devamlı değişen kurallarımız var… Hadi ülkeye para soktular. Nasıl çıkartacaklar? Seçim için ekonomiyi makyajlamak adına bir gecede kuralları değiştirmiş, yabancı yatırımcıyı tövbe ettirmişsin. Sonrasında düzenleme adıyla iyice beter hale getirmişsin. Bu saatten sonra yabancı para gelsin diye ancak dua edersin!.

Günün öne çıkan yorumları Kronos Podcast yayınında:
https://soundcloud.com/user-436877268/130320-kp

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram