Turhan Bozkurt ile Doğan Ertuğrul'un birlikte hazırlayıp sunduğu Eko-Politik'te Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Çok önemli" diye nitelendirdiği Soçi Zirvesi mercek altına alındı. Programda Erdoğan'ın günah keçisi olarak ilan ettiği beş zincir marketten biri olan Şok'un sahibi Murat Ülker'in son çıkışı da ele alındı.
Turhan Bozkurt ile Doğan Ertuğrul’un Kronos TV’de birlikte hazırlayıp sunduğu “Eko-Politik” programında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın son Amerika ziyaretinden niçin eli boş döndüğü mercek altına alınıyor.
Beyaz Saray’ın Birleşmiş Milletler (BM) toplantılarından önce Erdoğan’a randevu vermediğine işaret eden Bozkurt, “Amerikan tarafının ‘Görüşme beklentisi ile New York’a gelmeyin’ dediği biliniyor. Buna rağmen son ana kadar görüşme ayarlanması için Dışişleri çalmadık kapı bırakmadı. Ancak Biden yönetimi o kapıyı açmadı. Erdoğan, Amerika’dan eli boş döndü.” dedi.
ERDOĞAN’IN “NİSPET DİPLOMASİSİ” TAM BİR FİYASKO
Bozkurt, Erdoğan’ın son seyahatinde Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Başkanı Joe Biden ile yan yana fotoğraf veremeyeceğini anladığı andan itibaren eleştiri bombardımanına başladığını söyledi.
Bozkurt, “Türkiye’nin Amerika ve Rusya ile ilişkilerini bir denklem olarak düşünürsek Erdoğan, ‘nispet diplomasisi’ diye diplomasiye yeni bir kavram kattı. Bir Amerika’ya nispet yaparak Rusya’nın yanına yaklaşıyor. Bir Rusya’ya nispet yaparak Joe Biden’a yaklaşmaya çalışıyor. Daha önce de Donald Trump’a yaklaşmaya çalışıyordu. Türkiye’nin başından geçen hadiseleri alt alta yazdığımızda nispet diplomasisinin sonuç getirmediği ortada.” tespitinde bulundu.
“Türkiye gerçekten yapayalnız bir ülke. Hem Avrupa Birliği nezdinde çok ciddi bir itibar kaybetti hem Atlantik ötesinde bir ağırlığı yok.” diyen Bozkurt, “İşte randevu talep eden, ancak cevap alamayan bir Cumhurbaşkanlığı var şu anda.” ifadelerini kullandı.
Bozkurt, Beyaz Saray’a nispet yapmak için Türkiye’nin 2’nci bir S-400 hava savunma sistemi bataryası almak için Rusya ile her an yeni bir anlaşma imzalayabileceğini dile getirdi.
ERDOĞAN, TÜRKEVİ ZAFERİNİ İLAN ETMEK İÇİN AMERİKA’YA GİTTİ
Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) Genel Başkan Yardımcısı Özlem Zengin’in “Türkevi’nin açılması 500 yıllık diplomasi tarihinin en önemli safhasıdır.” sözüne atıf yapan Doğan Ertuğrul’a göre, hükûmete yakın çizgiden yayın yapan ve “yandaş” diye nitelenen Yeni Şafak gazetesinin yazarı Ayşe Böhürler’in “New York’taki Türkevi, Türk Rönesansıdır.” coşkusuna bakılırsa iktidar cenahında okyanus ötesinden çok da eliboş dönülmediği hissiyatı hâkim.
Ancak Ertuğrul, Erdoğan’ın Biden ile fotoğraf vermek için ABD’ye uçtuğunu vurgulayarak, “Hatta o görüşme için Erdoğan, Yahudi lobisini de devreye soktu. Buna rağmen muvaffak olamadı.” Erdoğan’ı öfkelendirmiş olmalı ki uçaktaki gazetecilere verdiği mülakatta Biden’a veryansın etti. Biden ile iyi bir başlangıç yapamadığını söyledi. Bu kesmemiş olacak ki cuma namazı çıkışında çok da farklı bir yere gidiyor dedi. Biden’den umduğunu bulamadı Erdoğan. Uluslararası meşruiyet açısından çok önemli Biden ile fotoğraf vermek. Yunanistan Başbakanı Miçotakis ile de görüşemedi. Erdoğan açıklamıştı üstelik görüşmenin olacağını. Bunun Türkiye’de siyasete bir yansıması olacak.” ifadelerini kullandı.
ERDOĞAN, PUTİN İLE SOÇİ’DE NİYE BAŞBAŞA GÖRÜŞÜYOR?
29 Eylül’de Rusya’nın Karadeniz kıyısındaki Soçi’de Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüşeceğini belirten Ertuğrul, “Orada ilginç bir ifadesi var. Heyet olmayacak, başbaşa görüşecekler. Suriye meselesini başbaşa görüşecekler. O sözü çokomelli. Niye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu yok? Erdoğan’ın sır küpü (Milli İstihbarat Teşkilatı/MİT Başkanı) Hakan Fidan niye yok? Orada muhtemelen Erdoğan’ın çevirisini yapacak mutemet bir tercüman olacak ve muhtemelen Erdoğan kariyer pazarlığı yapacak. Şahsi geleceği ile ilgili.” dedi.
Bu haberler de ilginizi çekebilir:
Ertuğrul şunları ifade etti: “Erdoğan, Biden ile görüşseydi Putin bir bedel ödetmeye hazırlanıyordu İdlib’de. Birkaç haftadır konuştuğumuz mesele. Şu anda Erdoğan, Putin ile görüşecek. Konunun Suriye olmayacağını biliyoruz. Putin İdlib meselesini çok önemsediği için değil, Türkiye’ye ve Erdoğan’a karşı silah olarak kullanabildiği için biraz rölantiye alacak. Oradan şehit haberleri gelmişti. Devamı da gelebilirdi. Putin ‘Bakalım benden ne isteyecek?’ diyerek İdlib’de tansiyonu düşürebilir.”
ERDOĞAN, İDLİB’İ İLHAK EDEBİLİR Mİ?
Erdoğan da Biden ile sağlayamadığı meşruiyetinin devamını biraz daha Rusya’nın kontrolüne girerek sağlamaya çalışacağını kaydeden Ertuğrul, “Erdoğan uzun süredir kullanmadığı bir şekilde Suriye (Esed) rejiminden ‘Güneyden gelen tehdit’ diye bahsetti. Erdoğan, Soçi görüşmesinde içerideki sıkışmışlığı uzun vadeli aşabilmek için için Suriye ile Rusya’nın kontrolünde bir çatışma alanı açılmasını isteyebilir. Biden olmayınca Erdoğan’ın siyasi kariyeri için Putin’den medet umduğunu söyleyebiliriz.” değerlendirmesinde bulundu.
“Erdoğan, İdlib’i Türkiye’ye ilhak edip erken seçim kararı alabileceğine ve Soçi’de iki liderin buna imza atabileceğine” dair çarpıcı iddiayı da değerlendiren Ertuğrul, “Erdoğan’ın bir Suriye planı olduğu kesin. Suriye sahasında görevli 3 general istifa etti. Sonra beş generalin istifa ettiği ortaya çıktı. Bölgede görevli generaller Erdoğan’ın Suriye planlarından çok rahatsız. İstifalar askerlerin Erdoğan’ın İdlib’de yapmayı düşündüklerine karşı çıktıkları, Mehmetçik için tehlikeli bir adım atılabileceği anlamına geliyor.” diye konuştu.
RUSYA İLE AMERİKA ARASINDA PİNPON TOPUNA DÖNDÜ
“İdlib’in ilhakı fazla spekülatif geliyor.” diyen Ertuğrul, “Ancak Erdoğan, Suriye sahasında bir zafer olarak sunabileceği kontrollü bir çatışmaya girebilir. Soçi’de bunun için pazarlık yapabilir. Putin’den bunu isteyebilir. Suriye ordusu ile çatışma alanı planlıyor. Putin’in rızası olmadan Suriye ordusu ile çatışma ihtimali yok. İdlib’de geçen yıl Rusya ordusu tarafından 33 askeri öldürüldü. Suriye ordusu denildi, ancak herkes biliyor ki Rusya öldürdü. Erdoğan bunu unutturdu ve sineye çekti. Erdoğan iktidarı Amerika ile Rusya arasında pinpon topuna dönmüş vaziyette. Biden ile olmayınca teşbihte hata olmaz, Erdoğan kuyruğunu kıstırarak gidiyor Soçi’ye. Türkiye açısından hiç hayırlı olmayan sonuçlarla döneceğinde şüphe yok.” şeklinde konuştu.
EKO-POLİTİK’te müzakere edilen diğer başlıklar ise şöyle:
1) Erdoğan beş zincir market” derken hangi marketleri kastetti? Murat Ülker’in cevabı ve akabinde Saray’dan gelen telefonla atılan geri adım ne anlama geliyor?
2) Faiz indiriminin sonuçları ne olacak? Dolar, euro, altın ve Borsa İstanbul’da yatırımcıları ne gibi sürprizler bekliyor?
3) Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) eski eş genel başkanı Selahattin Demirtaş’ın “Kürt sorununda muhatap HDP’dir ve çözümün adresi Türkiye Büyük Millet Meclisi’dir” çıkışı yeni bir çözüm sürecinin ayak sesleri mi?
