Kopya partiler Erdoğan’a yaradı: Görev tamam

Yeniden Refah, Zafer ve Memleket partileri seçim sonrasında var olmaya devam edecekler mi bilinmez ama Erdoğan ikinci turda da seçimi kazanırsa tek adam rejiminin kurumsallaşmasına katkılarıyla tarihteki yerlerini alacakları ve hayırla anılmayacakları kesin.

SÜLEYMAN ÖZKAYA 23 Mayıs 2023 GÖRÜŞ

Erdoğan’ın muhalefeti bölmek amacıyla kurulmasına destek verdiği veya önünü açtığı Yeniden Refah, Zafer ve Memleket Partileri görevlerini başarıyla yerine getirmiş görünüyor. Bu üç partinin oy toplamı yüzde 6,07. Mevcut seçim sisteminde yüzde 0,01’in dahi önemi ortadayken muhalefete gitmesi muhtemel oyları bu partilerde hapsederek Erdoğan hedefine ulaşmış oldu.

Hatırlayalım, Erdoğan, ilk olarak 2018 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Saadet Partisi’nin (SP) CHP ve İYİ Parti ile birlikte hareket etmesi üzerine bu partiyi bölmek için harekete geçti. Melih Gökçek üzerinden SP’nin ihtiyar takımı tarafından ‘adam yerine’ konmayan Fatih Erbakan’ın yeni parti kurması teşvik edildi. SP’de genel başkan yardımcılığı görevini beğenmeyip genel başkanlık isteyen küçük Erbakan için bu fırsattı. Hızlı bir şekilde Kasım 2018 tarihinde babasının eski partilerinden birisini isim değişikliğiyle canlandırdı.

Parti uzun süre etkisiz bir profil çizdi ve toplumdan bir karşılık görmedi. Koronavirüsü bütün dünyayı etkisi altına almaya başlayınca partinin genel başkanı Fatih Erbakan aşı karşıtlığı ile gündeme geldi. Partinin topluma ne vaat ettiği bilinmiyor ama toplumdan neyi kısıtlamak istediği net. Parti bir anda ülkedeki kadın hakları karşıtlığının merkezi durumuna geldi. Tabanın muhalefete destek çağrılarına rağmen iktidarın yanında saf tuttu ve yüzde 2, 83 oyla Meclis’e 5 vekil gönderdi.

İNCE, GENÇ SEÇMENİ İKTİDARIN ALGI MAKİNELERİNİN ÖNÜNE ATTI

2019 Mart ayında AKP’nin önemli büyükşehir belediye başkanlıklarının Millet İttifakı’na kaptırmasının ardından Erdoğan, Yeniden Refah Partisi benzeri yeni partilerin kurulması için harekete geçti. 2018 Cumhurbaşkanlığı seçiminde yüzde 30 oy alan Muharrem İnce, 2019’daki yerel seçimde ise adaylık beklentilerinin boşa çıkmasının ardından parti kurma arayışına girdi. Kılıçdaroğlu’nun toplumun bütün kesimlerine ulaşma gayretini eleştirerek Atatürkçü ve Ulusalcı bir parti hüviyeti kazanan Memleket Partisi’ni 17 Mayıs 2021 tarihinde hayata geçirdi.

Partiye yönelik toplumdan ilgi neredeyse yok gibiydi. Maraş merkezli depremde yaptığı sosyal medya paylaşımları ve İYİ Parti’nin altılı masayı tekmelemesinin ardından gençlerin kendisine yöneldiği görüldü. Ancak seçime yaklaşılırken partiye olan ilgi azaldı ve Muharrem İnce ‘özel görüntülerinin’ yayınladığı gerekçesiyle adaylıktan çekildi. İnce, bu süreç içerisinde muhalefete yakın gençleri kendine çekti ve ardından AKP’nın ‘algı makineleri’nin önüne attı. Normal şartlarda muhalif olan gençler bir anda vatan, millet, Sakarya diyerek Erdoğan’ın tek adamlığına yeniden onay verir konuma geldi. Erdoğan, İnce üzerinden muhalif gençleri devşirmiş oldu.

HERKESE MUHALİF PARTİ

Millet İttifakı, 2019 yerel seçimlerde Erdoğan’a tarihi bir hezimet yaşattı. İttifak içerisindeki İYİ Parti’ye özellikle Orta Anadolu yoğun bir ilgi başladı. Bu ilginin önü kesilmez ise Erdoğan’ın iktidarının sonu gelebilirdi. Meral Akşener, partiye olan ilgiyi görmüş ve daha geniş toplum kesimleriyle buluşmak için söylemini merkez sağ parti gibi ayarlamaya başlamıştı. Akşener’in bu planları partinin içindeki ‘derin abileri’ rahatsız etti. Kendilerinin kurduğu parti bir süre sonra ellerinden gidebilir ve etkisiz elaman konumuna düşebilirlerdi.

Parti içinde hep aykırı fikirleriyle ön plana çıkan Ümit Özdağ, parti yönetimini mülteciler ve Gülen cemaati üzerinden eleştirmeye başladı. Bu eleştirilerin devam etmesi sonrasında partiden ihraç edildi. Kısa süre içerisinde Zafer Partisi’ni kuran Ümit Özdağ, mülteciler üzerinden oluşturduğu söylem ile uzun süre gündemin ilk sırasında yer aldı. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile küfürleşmeye varan tartışmaları Ümit Özdağ’ın partisini bir anda yüzde 5’lere taşıdı.

Seçim öncesinde iktidar ve muhalefetten ayrı dil kullanmaya çalışan Özdağ, üçüncü bir alternatif yol arayışına başladı. İlk olarak Cumhurbaşkanlığı için Mansur Yavaş’ın ismini gündeme getirdi. Yavaş’tan istediği cevabı alamayınca Muharrem İnce’yi Cumhurbaşkanı adaylığı konusunda ikna etti. Akşener’in altılı masayı tekmelemesinden sonra Mansur Yavaş’a yeniden adaylık teklifini götürülmesi İnce’yi gruptan kopardı.

İYİ PARTİ’NİN ÖNÜNÜ KESTİ 

Zafer Partisi’nin bir aktör olarak ortaya çıkışı, İYİ Parti’nin toplumun geniş kesimlerine ulaşan bir siyasi dil kullanmasının önünü kesti. Zafer Partisi’ne yönelik ilgiyi gören İYİ Parti kurmayları partiyi daha milliyetçi bir söylemle toplumun karşısına çıkardı. Böylece, İYİ Parti Anadolu’nun muhafazakar-milliyetçi kesimlerine ulaşacak siyasi dili geliştirmesini engellendi.

Zafer Partisi’nin öncülüğünde kurulan ATA İttifakı’nın adayı Sinan Oğan, iktidardan kopan yüzde 5’lik kitleyi kendine çekmeyi başararak seçimi ikinci tura taşıdı. Beklendiği gibi Erdoğan’a desteğini açıklayarak da görevini sonlandırmış oldu.

ERDOĞAN KURMASA DA BÜYÜTTÜ…

Tüm bu partilerin kurulmasında direkt Erdoğan’ın rolü olduğunu söylemiyorum. Ancak Erdoğan’ın bu partilerin kurulmasını sağlayacak siyasi ortamın oluşmasına katkı sunduğunu düşünüyorum. Dahası, bu partilerin muhalefete zarar verecek şekilde gündem olması ve gündemde uzun süre kalması da yine Erdoğan’ın marifeti.

Bu üç partinin muhalefete gidecek tepki oylarının büyük bir kısmını aldığı görülüyor. Kendilerine bir çıkış yolu ararken Erdoğan’ın siyasi ömrünü uzatmada önemli rol ifa ettiler. Gelecekte var olabilir mi bilinmez ama Erdoğan ikinci turda da seçimi kazanırsa tek adam rejiminin kurumsallaşmasına katkılarıyla tarihteki yerlerini alacakları kesin.

Ve elbette, bu farklı söylem geliştirse de hedef bakımından birbirinin kopyası partiler, ülkenin en az yarısı tarafından hiç hayırla yad edilmeyecekler…

 

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram