Kılıçdaroğlu, Erdoğan’a ‘güvence verdi’: Bizim kitabımızda sokağa çıkmak yok

CHP lideri Kılıçdaroğlu, muhalefeti 'size sokakları dar ederiz' diye tehdit eden Cumhurbaşkanı Erdoğan'a güvence verdi: "Bizim kitabımızda sokağa çıkmak yok ama haksızlığa uğrayan herkesin hakkını arayacağız, demokratik yollardan arayacağız"

KRONOS 05 Ocak 2022 GÜNDEM

Ankara’da bir otelde gazete, televizyon ve internet sitelerinin CHP muhabirleri muhabirleriyle bir araya gelen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, miting yerine ağırlıklı meslek örgütleri, kanaat önderleri ve sivil toplum kuruluşları ve gençlerle buluşacaklarını söyledi. Erken seçim ihtimali için Kılıçdaroğlu, “Erdoğan erken seçime gitmek zorunda. Ülke yönetilemez noktaya geldi” yorumu yaptı.

‘BEYEFENDİ BİZİM SOKAĞA ÇIKMAMIZI İSTİYOR; ÇIKMAYACAĞIZ’

Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “sokağa çıkarsanız kovalarız” şeklindeki tehdidinin hatırlatılması üzerine, “Tam tersi arkadaşlara, ‘taşkınlık yapmayacaksınız, sokağa çıkmayacaksınız, sabırla sandığı bekleyeceksiniz’ dediğim gibi beyefendi hayal aleminde yaşadığı için ‘vay efendim sanki biz sokaklara çıkılması’ talimatı vermişiz. Bunun basın danışmanları yok mu ne konuştuğumuzu önüne koymuyorlar mı? Beni dinlemesini pek beklemem. Dinlediğinde koltuğunda oturamaz, eleştiriyi hazmedemez. Hangi taşkınlık? Tam tersi, ‘sakin, sabırla seçim sandığını bekleyeceksiniz, gidecek oyunuzu kullanacaksınız, otoriter yönetimi demokratik yollarla değiştireceğiz’ nokta. Gittiğimiz her yerde söylüyoruz. Beyefendi bizim sokağa çıkmamızı istiyor, anladığım kadarıyla, çıkmayacağız. Zorlayacak, baskı kuracak, çıkmayacağız. Sandıkta gereğini yapacağız” şeklinde konuştu.

‘BİZİM KİTABIMIZDA SOKAĞA ÇIKMAK YOK’

Kılıçdaroğlu, kamu kurumlarına yaptığı ziyaretler ve gelen tepkilerin sorulması üzerine de “Bizim değil TBMM Başkanı’nın tepki göstermesi lazım. Seçilmiş bir milletvekili, bırakın genel başkan, bir kamu kurumuna nasıl giremez? Bu eleştiriyi hazmedememektir, adaletsizliği sürdüreceğiz, ‘sen neden hak arayanların yanındasın’ demektir. Ankara İl Başkanlığı, örgütü toplamak istemiş, ben ‘hemen gelmesinler, ben ve kadın milletvekilleri gideceğiz’ dedim. ‘Sokağa çıkacağız, asacağız, keseceğiz’ yok öyle şey. Ben onların haklarını savunacağım, hazırlıklar yapılıyor. İnternet sitesi hazırlanıyor. Gençlerin nasıl elendiğini internet sitesinde göreceksiniz. Bir insanın elinden ekmeğini nasıl alırsınız? ‘Bunlara sahip çıkmayın’ deniliyor. Kime sahip çıkacağız? Haksızlığı yapan Erdoğan’a mı sahip çıkacağız. ‘Erdoğan çok iyi yaptı, bu gençleri ezdi ‘mi diyeceğiz? Bizim kitabımızda sokağa çıkmak yok ama haksızlığa uğrayan herkesin hakkını arayacağız, demokratik yollardan arayacağız” dedi.


 

‘ÜLKE YÖNETİLEMEZ NOKTAYA GELDİ’

CHP lideri erken seçim iddiaları için de “Erdoğan erken seçime gitmek zorunda. Ülke yönetilemez noktaya geldi, Hazine’nin piyasanın durumu, vatandaşın durumu malum. Nereye kadar götürecek? Geçen her gün 84 milyonun sırtına yeni yükler geliyor. Hazine çok parlak değil, borçlar ödenecek, faizi düşürdük dediler. Tam tersine Hazine’nin borçlanma faizi, vatandaşların faizi yükseldi, bütün faizler yükseldi. Elde edilecek gelirlerle bunlar karşılanabilir. Yeni borçlar alınması lazım, nereden, nasıl bulacaklar bilmiyoruz. Erdoğan’ın yapacağı öncelikli şey süratle seçime gitmektir” yorumunda bulundu.

‘SEÇİLECEK CUMHURBAŞKANI, ‘NEREDEN ÇIKTI PARLAMENTER SİSTEM’ DERSE NE OLACAK’

Kılıçdaroğlu, muhalefet partilerinin cumhurbaşkanı adayı için de şu değerlendirmede bulundu: Bu ülke nasıl bir cumhurbaşkanı istiyor? Biz bu tartışmayı hiç yapmıyoruz mesela. ‘Kim olsun’ diyoruz. Nasıl bir cumhurbaşkanı olmalı? Devleti teslim edeceksiniz. Ağzından dudağından çıkan her şey bir anlamda hayata geçmiş oluyor. Öyle bir düzen var. Cumhurbaşkanı seçilecek kişinin güven vermesi lazım. ‘Seçildik geldik, ne kadar güzel ya bütün yetkiler bende, nereden çıktı bu güçlendirilmiş parlamenter sistem’ derse ne olacak? Akıl dediğimiz şeyi bazen erteliyoruz. Duygularımızla hareket ediyoruz. Duygularımız bir tarafa bırakıp, aklımızla hareket etmek zorundayız. Çünkü biz devleti yönetmeye talibiz. Duygular başka bir şey, ayrı bir şey. Devlet duygularla yönetilemez. Önyargılarınız sizi teslim alabilir. Buradan çıkılması lazım. Devlet aklı derken bunu söylüyorum zaten. Dünyanın sorunu var ve dünyanın sorununu çözmek zorundasınız. Bunu çözerken de akılcı politikalar üretmek zorundasınız. Artı, devletin mekanizmalarını çalıştırmak zorundasınız. Bu nedenle taahhüt ediyorum. Altı ay içerisinde devletin bütün çarkları sağlıklı dönecek. Altı ay! Türkiye’nin öyle uzun süre beklemeye tahammülü de yok. Altı ay içerisinde bu çarkları döndürebileceğimiz bir mekanizmayı yaratmak zorundayız. Mekanizmayı iktidar yapmak zorundayız. Aynı zamanda ittifakı da bir arada tutmak zorundayız. İttifakın herhangi bir unsuru kendisini bu sistemin dışında görmemeli. Bugün nasıl bir araya gelip konuşuyorsak, devleti yönetirken de bir araya gelip konuşmak zorundayız. Politikalarımızı oluşturmak zorundayız. O nedenle biz alt yapı çalışmalarını, güçlendirilmiş parlamenter sistemden ne anlıyoruz? Nedir bunun içeriği onun için bu çalışmaları yapıyoruz.”

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram
WP2Social Auto Publish Powered By : XYZScripts.com