İYİ Parti Gençlik Kolları'ndan Alp Emeç, "Bugün gençler arasında 'Ekonomi çok iyi olsun da diğer hak talepleri için ben ağzımı açmam' diyeni görmedim. Çok eminim burada bir genç, çok iyi ekonomik özgürlüklere sahip olsa da dezenformasyon yasasını içselleştiremez" dedi.
İYİ Parti Gençlik Politikaları Başkanlığı Koordinasyon Kurulu Üyesi ve Dijital Demokrasi ve Genç Katılım Sorumlusu Alp Emeç, Daktilo1984’ün YouTube programında konuştu.
Daha önce bir sosyal medya paylaşımı sebebi ile “Cumhurbaşkanına hakaretten” tutuklanan Alp Emeç, gençlerin, ifade özgürlüğü gibi hak ve özgürlükleri en az ekonomik koşullar kadar önemsediğinin altını çizdi.
Emeç, “Bugün gençler arasında ‘Ekonomi çok iyi olsun da diğer hak talepleri için ben ağzımı açmam’ diyeni görmedim. Avrupa’da, Amerika’da kendi akranlarına baktıklarında gerçekten imreniyorlar. Çok eminim burada bir genç, çok iyi ekonomik özgürlüklere sahip olsa da dezenformasyon yasasını içselleştiremez” dedi.
‘KORKU YASA İLE KURUMSALLAŞTI’
Eskiden de hep bir korku olduğunu belirten Emeç, “Yazıp çizmek konusunda ama bu korku meclisten geçen yasa ile kurumsallaştı. Eskiden de sen o tweet’i atma başına bir şey gelir deniyordu ama bu yasa geçince insanlar biraz daha geri çekildiler. Özellkle üst jenerasyon, ebeveynlerimiz, ’12 Eylül’ü gördük biz, sıkıntılıydı, girme çocuğum bu işlere’ diyordu, ama biz biraz daha yazma çizme meraklısı bir jenerasyon olduğumuz için bir kuşak çatışması da yaşıyorduk onlarla. Bu yasa şimdi ebeveynlerin de ‘bak ben sana demedim mi’si oldu. O da sıkıntı oldu. Korkuyu elle tutulur kıldılar” ifadelerini kullandı.
Bu haberler de ilginizi çekebilir:
‘YURT DIŞINA GİDEN GENÇLER TÜRKİYE İLE BAĞLARINI KOPARMIYOR’
Türkiye’den yurt dışına giden gençlerin aslında bağlarını tamamen koparmadıklarını söyleyen Emeç, şöyle devam etti:
“Aslında yurtdışına giden gençlerin tamamı artık dönmem motivasyonu ile gitmiyor. Oradan Türkiye’deki siyaseti nasıl etkileyebilirim kaygıları var, yani bağları kopmuyor. Gittikleri yerde bağımsız bir yargı var mı, başlarına bir tweet attılar diye bir şey gelecek mi, insan gibi yaşayabilecekler mi gibi basit endişeleri var. Biz de yurtdışındaki parti temsilciliklerimiz aracılığıyla Avrupa’daki Türk gençler ile Türkiye hakkında ne düşünüyorlar, neler gözlemliyorlar diye bağımızı koparmıyoruz.”
