Heyecanlanmayın, sadece Saray’ın kararını açıklayacaklar!

Asgari ücretin 2 bin 825 TL olduğu bir memlekette ayda 89 bin TL net maaş ile Cumhurbaşkanı’ndan bile fazla gelire sahipseniz ve inandığınız değerler bol sıfırlı maaşla satın alınabilecek kadar ucuzsa dolar 11 lira da olur, 15 lira da olur. Bugünkü faiz kararı ne olursa olsun Türkiye sistem krizinin girdabında dönüp duracak. Faizi indirmenin ya da artırmanın gelinen noktada hükmü yok.

TURHAN BOZKURT 18 Kasım 2021 HABER ANALİZ

Türkiye’nin gözü kulağı Merkez Bankası’ndan gelecek haberde. Yaklaşık 30 dakika sonra politika faizi diye bilinen haftalık repo faizinin yüzde 16’da kalıp kalmayacağı ilan edilecek.

“Yazlık” ve “kışlık” olmak üzere başkanı her mevsim değişen TCMB’nin faiz kararını veri bankası ile ekonomik göstergelerin işaret ettiği şekilde vermesini bekleyenler hayal kurmaya devam edebilir. Faiz inecekse de çıkacaksa da bunun kararı Saray’da alınıyor.

2001 Krizi’nden çıkış için Uluslararası Para Fonu’ndan (IMF) istenen 25 milyar dolar kredi için şart koşulan maddelerden biri de Merkez Bankası’nın tam bağımsızlığı idi. Artık bağımsızlık kâğıt üzerinde.

Kanun aynı kanun, ancak kararnameler ve şifahi talimatlarla bağımsızlık ortadan kaldırıldı. Başkanlık sisteminde kurumsal kimliği ve birikimi tahrip edilen kurumların başında TCMB geliyor.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla yayımlanan 3 numaralı kararnamede TCMB başkanı ile yardımcılarının görev süreleri 5 yıldan 4 yıla indirilmişti. Ancak talimatları yerine getirmedikleri için TCMB Başkanlığı koltuğunda oturan isim 3 yılda 4 defa değişti.

FAİZ ORANINA PARA POLİTİKASI KURULU ÜYELERİ KARAR VERMİYOR Kİ!

20 Mart’ta Naci Ağbal’ın yerine TCMB Başkanlığı koltuğuna getirilen Şahap Kavcıoğlu, 23 Eylül’de başlattığı faiz indirimini devam ettirebilecek mi? Sorunun cevabını ne Kavcıoğlu ne de onun başkanlığında toplanan Para Politikası Kurulu (PPK) üyeleri biliyor.

Zaten Erdoğan buna saklamıyor. Her fırsatta “Faiz inecek, aksini müdafaa edeni yanımda barındırmam.” diyor. Murat Çetinkaya’yı 2019 yılı temmuz ayında azlettiğinde şöyle demişti: “Fizi indirmedi, görevden aldım.”

Dr. Emrah Şener, Mustafa Duman, Taha Çakmak, Prof. Dr. Elif Haykır Hobikoğlu ile Prof. Dr. Yusuf Tuna da Kavcıoğlu’nun kendilerine aktardığı nabza göre şerbet verdiği için o koltuklarda oturuyor. Mühürlü zarfla gelen kararı Türkiye saati ile 14.00’te ilan etmek herkes namına riski en az formül. Merkez Bankası’nda her ay faiz kumpanyası var.

PPK üyeleri ikbal koltuğundan düşmemek için “Fiyat istikrarını sağlamak amacıyla para politikası ilke ve stratejilerinin belirlenmesi” gibi fantastik hedeflerin peşine düşmüyor.


 

Bu yüzden “Hükûmetle birlikte Türk Lirasının iç ve dış değerini korumak için gerekli tedbirlerin alınması ve yabancı paralar ile altın karşısındaki muadeletini tespit etmeye yönelik kur rejiminin belirlenmesi.” gibi kanunun kendilerine yüklediği sorumluluk umurlarında bile değil.

Bankanın ilgili birimleri; enflasyon, ödemeler dengesi, ekonomik faaliyet, kamu maliyesi ve uluslararası gelişmeler hakkında Kurul’u ayrıntılı bir şekilde bilgilendirmeye devam etse de bütün bunlar tiyatronun sahnelerinden ibaret.

TEK KİŞİNİN HARİCİNDE VERİLEN HİÇBİR KARARIN HÜKMÜ YOK

Asgari ücretin 2 bin 825 TL olduğu bir memlekette ayda 89 bin TL net maaş ile Cumhurbaşkanı’ndan bile fazla gelire sahipseniz ve inandığınız değerler bol sıfırlı maaşla satın alınabilecek kadar ucuzsa dolar 11 lira da olur, 15 lira da olur.

Bugünkü faiz kararı ne olursa olsun Türkiye sistem krizinin girdabında dönüp duracak. Faizi indirmenin ya da artırmanın gelinen noktada hükmü yok.

Tek adam rejiminde kurumlar da kararları da balon gibi söner… Dirayetli bürokrat veya tahkimatı sağlam kurumlar otoriter rejimlerin özü ile bağdaşmaz. Tek adam aile şirketi gibi yönetir, diğer fertler hakkına razı olur, o kadar.

Hataların faturasını ise suskunluk sarmalındaki halk öder.

————————

İletişim için:
[email protected]

Twitter: @turhanbozkurTV

YouTube: https://www.youtube.com/turhanbozkurt

Facebook: https://www.facebook.com/TurhanBozkurt/