Hayali astronot olmaktı, ‘rüşvet çarkı’yla uçtu: Zehra Taşkesenlioğlu kimdir?

Zehra Taşkesenlioğlu (Ban), ortaokul yıllarında astronot olmak istedi. Fakat olmadı... O da "ayağını yerden kesecek" başka bir maceraya atıldı ve 14 yaşında siyasetle tanıştı. Allah'ın "vererek" imtihan ettiği bir kul olarak kariyer basamaklarını hızlı tırmandı. Ta ki kirli ilişkileri ifşa olana kadar...

CEM MORA 30 Ağustos 2022 PORTRE

Ara sıra adından söz ettirecek çıkışları vardı ama bütün Türkiye AKP Erzurum Milletvekili Zehra Taşkesenlioğlu’nu son birkaç günde tanıdı.

Nasıl tanımasın?

Eski eşinin cep telefonuyla gizlice kaydettiği ve Sedat Peker’in sosyal medyada paylaştığı ‘örtüsüz’ videoda Taşkesenlioğlu, elinde bıçakla görülüyordu: “Beni yakıyorsunuz çünkü ikiniz para kazanacaksınız! Lanet olsun sana ve parana!”

“İkiniz” dediği, boşanma sürecinde olduğu eşi Ünal Ban ve ağabeyi Ali Fuat Taşkesenlioğlu.

Peker’in onlarca serilik Twitter paylaşımına göre; eski Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) Başkanı Ali Fuat Taşkesenlioğlu ile kardeşi Zehra Taşkesenlioğlu, Marka Yatırım Holding’in sahibi Mine Tozlu Sineren’den sorunlarının çözümü için 12 milyon TL rüşvet istemişti ama bu buz dağının sadece görünen yüzüydü.

‘İNENİN BİR DAHA BİNEMEDİĞİ TREN’… 

Üçüncü kez Erzurum’dan milletvekili seçilen Taşkesenlioğlu, “İnenin bir daha binme şansı yok” dediği AKP treninin gönlündeki istasyona varacağından ümidini kesmiş midir? Ya da; 2019 yılındaki bir “cami nutku”nda mikrofonu eline alıp ve Erzurum şivesiyle, “Edepleriyle oturmak yerine kalkıp da Zillet İttifakı’nın yanında olanlar”a çattığı, “Cumhurbaşkanım net söylüyor; trenden inenin bir daha trene binme şansı yoktur.” sözlerine kendisi de inanıyor muydu?

ASTRONOT OLMAK İSTEDİ 

1972 yılında Erzurum’da dünyaya gelen Zehra Taşkesenlioğlu (Ban), ortaokul yıllarında astronot olmak istedi. Erken yaşta kaybettiği babası, Şamil Yayınevi’nde kitap yazdığı dönemlerde, İstanbul Üniversitesi Astronomi Bölümü’nden bir hoca ile Beyazıt’ta bir çay bahçesinde bile buluşturmuştu onu. Nasipten ötesi olmuyor. “Türkiye’nin ilk kadın astronotu” olmak istiyordu ama hayali gerçekleşmedi.

O da “ayağını yerden kesecek” başka bir maceraya atıldı ve 14 yaşında siyasetle tanıştı. Günün birinde milletvekili olmak gibi bir hülyası bile yokken basamakları hızla tırmandı.

Çelişkili kariyer açıklamalarına göre Taşkesenlioğlu, “hizmet” için hiçbir fedakarlıktan kaçınmadı. 2015 seçimlerinde, 7 Haziran günü “Eğer buradan HDP’nin milletvekili çıkmazsa seni yakacağız” tehditleri aldığını söyleyen Taşkesenlioğlu, nedense savcılığa gitmek yerine sağda solda anlatmayı uygun gördü.  “Allah benim canımı almak istedikten sonra şimdi tükürüğüm boğazıma kaçar ben yine ölürüm. ” demeyi ihmal etmedi sağda solda hiçbir güvenlik ve yargı biriminin aklına da “Kim sizi tehdit ediyor Zehra hanım” diye sormak gelmedi.

Liderinin diplomasının tartışıldığı bir zamanda okullu bir siyasetçi Zehra Taşkesenlioğlu. Uludağ Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesini bitirdikten sonra Marmara Üniversitesinde İktisat, Bahçeşehir Üniversitesi’nde Avrupa Birliği İlişkileri alanında yüksek lisans çalışmalarını tamamlamış.

REFAH PARTİSİ’NDE SİYASETE BAŞLADI 

1992 yılında Refah Partisi’nde başladığı siyasi hayatına AKP İstanbul İl Başkanlığında Yönetim Kurulu Üyesi olarak devam etti. Bölgesel kalkınma, göç ve göç yönetimi, enerji politikası alanında çalışmalarla sürdürdü. ABD, İngiltere, İtalya, Almanya, Fas, Cezayir, Belçika, Macaristan, Bosna Hersek, Tanzanya, Uganda, Ruanda ve Sudan’da birçok eğitim ve projede yer aldı.

“Mahalleli” kadınların boy aynası olan, sunuculuğunu Esra Elönü’nün yaptığı TV 24’teki Arafta Sorular programına çıkan Taşkesenlioğlu, “Topun nereden geleceğini öncelikle kestirmeniz lazım.” diyordu yaklaşık bir yıl önceki yayında. Öyle anlaşılıyor ki, söylediği gibi “dikkatli ve itidalli” olamadı. Kendini “hesapsız kitapsız” paraların havada uçuştuğu, ucu Saray’a uzanan bir suç çarkının içinde buluverdi.

Hayaller, “2023 sonrasında da Türkiye’nin dizaynını yapmak”tı fakat top erken patladı.

Bunun farkına ise herkes “evlilik oyunu”nda kavga çıkınca vardı. Bazı şeylerin iyi gitmediği o söyleşide hissedilebilirdi ama kimse fazla kurcalamadı. Ne de olsa bu onların mahremiydi:

– Mutlu bir insan mısınız?
– Efendim?
– Mutlu?
– Çok şükür.
– Hüzün?
– Herkes gibi hayatımızda tabii ki hüzünler var.

Elönü’nün patavatsızca kurguladığı konuşmanın gerisinde hüzünden de öte şeyler varmış ki, bunu aile içi sorunların sosyal medyaya yansımasından önce mahkemeye verdikleri boşanma dilekçesiyle kamuoyu öğrenebildi.

ALLAH’IN “VEREREK” İMTİHAN ETTİĞİ KUL… 

“Yeni başlayanlar için Zehra Taşkesenlioğlu Ban” konuşkan biri olmasına rağmen anlaşılması zor bir kişi. “Mihengine 6666 ayeti kerimeyi almaya gayret eden” mümine mi bilinmez. Fakat, korktuğu başına geldi, yetiştirmeye çalıştıkları sosyal medya yasa/k/ları  çıkmadan parçası olduğu kirli ilişkiler ağı ifşa oldu.

Henüz 22 yaşındayken ilk parasını kazandığı günlerin üzerinden 30 yıl geçmiş ve öğrenciyken yaptığı “ufak tefek işler” büyümüş de büyümüş meğer. Kendi ifadesiyle Allah Zehra Taşkesenlioğlu’nu “vererek” imtihan etmişti: “Allah insanı vererek de imtihan eder, alarak da imtihan eder. Ben Allah’ın vererek imtihan ettiği kullarındanım şu anda. Allah insanı mal vererek imtihan eder, evlat vererek imtihan eder, nasıl yetiştireceğinizi, mal verir nasıl harcayacağınızı, makam verir nasıl hareket edeceğinizi gösterir. O yüzden hakikaten ağır bir imtihandayız.”

Hayatını şekillendiren “anne”nin kuralları koyduğu ve hayatını dizayn ettiği yıllardaki masumiyet geride kalmış görünüyor. Babasının vefatından sonra ikinci önemli “figür” olan ağabey ve nikah şahitliğini Cumhurbaşkanı ve AKP lideri Recep Tayyip Erdoğan’ın yaptığı eşi ile birlikte fazlaca akçeli işlere karışmışlar. Bunu da Allah vergisi sanmışlar: “Biz babamızı çok erken kaybettik Esra Hanım. Dolayısı ile bizde ağabey figürü ana figürlerden bir tanesiydi. Anne ve ağabey figürü. O anlamda bütün kardeşler kendi ayakları üzerinde durmaya gayret eden insanlardı. Dolayısı ile birimizin birisinden daha fazla önceliği olmadı. Ama anaç olan annem, bir Osmanlı hatunuydu aynı zamanda. Dolayısı ile onun kuralları kaideleri ile büyüdük. Yani bizde kuralı koyan annemdi ve değerlendirmeyi de yapıp yeniden kuralları dizayn eden yine annemdi.”

EVRENSEL VE DİKEN’DEKİ “UÇ İNSANLARI” OKUYAN BİR MİLLETVEKİLİ… 

5 yıl önceki Anayasa referandumu sonrası cumhuriyet tarihine dair “100 yıllık pranga” şeklindeki sözleri hafızalarda olan Taşkesenlioğlu, başka bir pranganın esiri bundan sonraki hayatında. Bir şekilde kendini aşmaya çalışan, kendi ifadesiyle Evrensel ve Diken gibi “uç noktalardaki insanların” gazetelerindeki yazılarını okuyan, sanat müziği dinleyen ve cazdan hoşlanan Taşkesenlioğlu, halen AKP İstanbul İl Yönetim Kurulu üyesi. Ve, “Türk halkının ortalamasıyız biz orada.” dediği TBMM’de 24., 25. ve 27. dönem Adalet ve Kalkınma Partisi Milletvekili…

Zehra Taşkesenlioğlu her şeyiyle bir AKP, siyasal İslam ve muktedir muhafazakar klasiği.

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram