2019 yazında Trabzonspor’dan Lille’e transfer olan Yusuf Yazıcı, alışma evresi ve uzun süreli sakatlıkla geçirdiği ilk sezonun ardından yeşil sahalara fırtına gibi döndü. Sparta Prag’ın ardından Milan’a da 3 gol birden atan Yusuf’un hikayesini herkes merak etmeye başladı.
Yusuf, Yusuf, Yusuf… UEFA Avrupa Ligi’nde tam anlamıyla Yusuf Yazıcı fırtınası esiyor. 2019 yazında Trabzonspor’dan Lille’e transfer olan Yusuf Yazıcı, Sparta Prag maçının ardından Milan karşılaşmasında da 3 gol birden atarak hem UEFA Avrupa Ligi’nde haftanın futbolcusu oldu hem de gol krallığı yarışında zirveye yerleşti. Şu an Türkiye ve dünyada herkes Yusuf Yazıcı’nın hikayesini merak etmeye başladı. İşte Yusuf Yazıcı’nın Trabzonspor’un yaylalarında başlayan ve bazen direkten dönen ilginç futbolculuk kariyeri…
Yusuf Yazıcı, Karadenizli birçok çocuk gibi yaylalarda çobanlık yaptı.
KARADENİZ YAYLALARINDA ÇOBANLIKTAN AVRUPA’YA
Yusuf Yazıcı, 29 Ocak 1997 tarihinde Trabzon’da dünyaya geldi. Trabzonspor’un altyapısından yetişerek 22 yaşındayken 17.5 milyon Euro bonservis bedeliyle Fransa’nın güçlü ekiplerinden Lille’e transfer oldu. Trabzonspor, Yusuf Yazıcı’nın bir sonraki transferinden de yüzde 20 pay alacak. Peki, Bordo-Mavili kulübe büyük paralar kazandırarak Avrupa’nın yolunu tutan yetenekli sol ayak, Trabzonspor’un altyapısına nasıl girdi? Başarılı olmak için Karadeniz yaylalarında neler yaptı?
Yusuf Yazıcı, 6 yaşından 17 yaşına kadar okula gitti. Yazları arkadaşları tatile gidiyordu, o ise çok sevdiği anneannesiyle işe gidiyordu. İşi de yaylada çobanlık yapmaktı. Sabah 7’de kalkıyor, kahvaltı yapıyor ve inekleri otlatmaya götürüyordu.
HIRSINDAN KALENİN BİR TAŞINI EVE GÖTÜRDÜ
Futbolu çok seviyordu. Öğrencilik yılları hep sokak aralarında top oynamakla ve mahalle maçlarıyla geçti. Çok hırslıydı ve yenilmeyi asla kabul edemiyordu. Birgün çok çekişmeli bir maç oynadılar. Maç 10’da bitecekti. Kural da en az iki fark gerektiyordu. Maç 9-9 oldu, 11’e uzadı; 11-11 oldu, 12’ye uzadı. 13, 14 derken maç bir türlü bitmiyordu. Rakip takım penaltı kazandı. Penaltıyı attıklarında maçı kazanacaklardı. Yusuf da kalenin taşlarından birini alıp eve götürdü. Penaltı atılamadığı için maç berabere bitmiş oldu.
Yusuf Yazıcı, Özkan Sümer sayesinde kaldığı Trabzonspor’da 100 maça çıktı.
SEÇMELERE GİRDİ, HOCA İLK DAKİKADA ÇIKARDI
Yenilgiyi asla kabullenmeyen o çocuğun hayatı, Trabzon Ayfer Karakullukçu İlkokulu’nda okurken şekillenmeye başladı. Birgün nöbetçi öğrenci sınıfa gelip öğretmene, müdürün erkek öğrencileri bahçeye çağırdığını söyledi. Trabzonspor, okulda seçme yapacaktı. Öğretmen futbolu pek sevmediği için erkek öğrencilerin gitmesine izin vermedi. Yusuf’un kalbi o an yerinden fırlayacak gibi oldu. “Hocam, bırakın gidelim, şurada oynayalım.” dedi.
Nöbetçi öğrenci müdürün kesin talimatı olduğunu hatırlatınca öğretmen de izin vermek zorunda kaldı. Seçme için iki takım oluşturuldu. Maç başlar başlamaz Yusuf herkesi çalımlayıp 15-16 saniye içinde gol attı. Sonra düdük çaldı. Antrenörü, Yusuf’un yanına gidip “Oğlum sen dışarı çık!” dedi. Yusuf şaşırdı tabii. Beğenilmediğini düşünüp ağlamaya başladı. Antrenör de “Biz gördük göreceğimizi. Merak etme, seçtik seni.” dedi.
YUSUF’U ŞOKE EDEN ZARF
Trabzonspor, o dönem bütün okullara gidip 100 kadar öğrenciyi seçmişti. Birgün Mehmet Ali Yılmaz Tesisleri’ndeki suni çim sahaya bu öğrencileri toplayıp dört takıma böldüler. Birinci takım, seçilenlerin olduğu takımdı ama bunu kimse bilmiyordu. İkinci takım, birinci takıma geçebilecek oyunculardan oluşuyordu. Üçüncü ve dördüncü takımlar ise yetenekleri sınırlı çocukların heveslerini almaları için oluşturulmuştu.
Yusuf, birinci ve ikinci takım arasında gidip gelerek antrenmanlara devam etti. Ve seçme sonuçlarının açıklanma günü gelip çattı. Seçilemeyen oyunculara teşekkür mahiyetinde zarf dağıtılıyordu. Hoca, babalarının ismini söyleyerek seçilemeyen çocuklara zarf veriyordu. “İsmail Yazıcı” diye bağırdı hoca. Yusuf şok olmuştu. Üzgün bir şekilde zarfı almak için gidecekken, hocası “Sen dur, sen değilsin.” dedi. Babasının ismi İsmail Yazıcı olan bir başka çocuk daha varmış. Ve Yusuf, seçilen 23 oyuncu arasına girip yoluna devam etmiş.
“YUSUF’U AMATÖR TAKIMLARA GÖNDERELİM!”
Bir süre sonra arkadaşları gelişip boy atarken; Yusuf ise zayıf kalmış. 14-15 yaşlarında iki yıl hiç oynayamamış. Trabzonspor’un hocaları toplanıp kalacak ve gidecekleri konuşurken sıra Yusuf’a gelmiş. Bazı hocalar “Yusuf’un artık gitmesi gerekiyor.” demiş. Amatör takımlara yollamayı düşünüyorlarmış. Gelişimi ve büyümesi durmuş gözüyle bakıyorlarmış çünkü Yusuf’a.
ÖZKAN SÜMER: YUSUF KALACAK, YETENEĞİNE GÜVENİYORUM
Trabzonspor’a futbolcu, teknik direktör ve başkan olarak yıllarca hizmet eden Özkan Sümer öğreniyor Yusuf ile ilgili kararı. “Yusuf kalacak.” diyor kararlı bir şekilde: “O kötü de olsa, oynamasa da bekleyecek. Çünkü yeteneğine güveniyorum.” demiş.
Yusuf da hırs yapmış iyice. O yazı çok iyi değerlendirmiş yaylada. Gelişmek ve büyümek için her şeyi yapmış. Babası da durumu pek iyi olmamasına rağmen Yusuf’un beslenmesi için elinden geleni yapmış.
Yusuf, çobanlık yapıyor, sabahları inekleri otlatmaya götürüyor, ondan sonra da bol yokuşlu yaylada antrenman yapıyormuş. İniyor, çıkıyor, durmadan şınav çekiyormuş. Anneannesi de gece üçte kaldırıp ineklerden sağılmış taze süt, bal ve çiğ yumurtayı içirirmiş.
YAYLADA 13 SANTİM BOY ATTI
O yaz 13 santimetre uzamış Yusuf. Trabzonspor’un antrenmaları için tesislere gittiğinde tanıyamamışlar onu. Arkadaşları, Yusuf’u yeni biri sanıp “Kardeşim hoş geldin. Var mı bir isteğin?” diyormuş. O da “Ben Yusuf’um. Manyak mısınız! Tanımadınız mı beni?” şeklinde cevap veriyormuş. Sonra da herkes nasıl bu kadar boy atıp geliştiğini merak ediyormuş.
Yusuf, o enerjiyle, kendisini göndermek isteyen hocaları şaşkına çevirmiş. İdmanlarda çok çalışan Yusuf, top toplayıcı olarak gittiği Trabzonspor’un maçlarında da saha kenarında büyük hayaller kuruyormuş. O çim sahaya basabilmek için takımlar ısınırken topu yalandan içeri atıp çimlere basıyormuş.
TRABZONSPOR’UN FORMASINI TAM 100 KEZ GİYDİ
Ve o Yusuf, Aralık 2015’te profesyonel sözleşme imzalayarak Trabzonspor A takımına yükseldi. 22 Aralık 2015’te Gaziantepspor ile oynanan Türkiye Kupası maçına ilk 11’de başlayarak Trabzonspor formasını ilk kez resmî bir maçta giydi. 7 Şubat 2016’da Akhisarspor maçının 77. dakikasında sakatlanan Musa Nizam’ın yerine oyuna girerek Süper Lig’deki ilk maçına çıktı. 8 Mayıs 2016’da 6-0 biten Rizespor maçında attığı 2 golle hem profesyonel kariyerindeki ilk gollerini attı hem de 2015-16 sezonunda Süper Lig’de gol atan en genç oyuncu oldu. Trabzonspor’da tam 100 maça çıkıp 22 gol attı ve 21 asist yaptı. 20 yıl 4 ay 13 günlükken de ilk kez A Milli Takım formasını giydi. Şu ana kadar 24 kez formasını giydiği A Milli Takım için 1 gol atıp 5 asist yaptı.
Yusuf Yazıcı, Lille taraftarlarınca da çok seviliyor.
YUSUF’U MONACO’YA İSTEYEN MEĞER CAMPOS’MUŞ
Tekniği ve sol ayağının ustalığı sadece Türkiye’de değil, Avrupa’da da dikkat çekiyordu. Daha önce Monaco’da teknik sorumlu olarak çalışan Lille Sportif Direktörü Luis Campos, Yusuf Yazıcı ile görüşüp kendisiyle ilgili planlarından bahsetti. Campos, Yusuf Yazıcı ile ilk görüşmesinde “Seni Monaco zamanında da istemiştim, sonunda oldu.” dedi. Yusuf, henüz 19 yaşındayken kendisini Monaco’nun istediğini biliyordu ama o isteyenin Campos olduğunu bilmiyordu. Campos’un Yusuf ile ilgili planları ve düşünceleri genç futbolcuya güven verdi.
Bu haberler de ilginizi çekebilir:
Hat-trick’lerle parlayan yıldız: Yusuf Yazıcı
Hat-trick’lerle parlayan yıldız: Yusuf Yazıcı
Görüşmelerin ardından Ağustos 2019’da Trabzonspor’dan Lille’e transfer oldu Yusuf Yazıcı. Sözleşmesi 5 yıllık, bonservisi 17,5 milyon Euro’ydu. Ayrıca Trabzonspor, sonraki satıştan yüzde 20 pay alacaktı. Üstüne bir de Lille, Edgar Ie’yi verecekti. Anlaşma maddelerinden biri de Yusuf’u başka bir Türk takımına satarsa Lille’in Trabzonspor’a 20 milyon Euro tazminat ödeyeceğiyle ilgiliydi.
SAKATLIK SONRASI YEŞİL SAHALARA HAT-TRİCK’LERLE DÖNDÜ
Yusuf Yazıcı, 2019-20 sezonu öncesi Fransa Ligi’ndeydi artık. İlk yarıda 18 maça çıktı. 1 gol atıp 4 asist yaptı lig maçlarında. 21 Aralık 2019’da oynanan Monaco maçında ise çapraz bağlarından ciddi bir sakatlık geçirdi. Sezonu kapattı.
Sakatlıktan yavaş yavaş çıkıp Fransa Ligi maçlarında kısa kısa süreler almaya başladı 2020-21 sezonunda. Hocası Cristophe Galtier, Yusuf Yazıcı’yı ilk kez UEFA Avrupa Ligi’ndeki Sparta Prag maçında ilk 11’de sahaya sürdü. Milli futbolcu, deplasmanda 4-1 kazandıkları maçta 3 gol birden atarak haftanın en iyi ikinci oyuncusu oldu.
Yusuf Yazıcı, UEFA Avrupa Ligi H Grubu’ndaki Milan maçına da ilk 11’de başladı. Deplasmanda oynanan maçta adeta Yusuf Yazıcı fırtınası esti. Biri penaltıdan, ikisi uzaktan 3 harika gol attı Milan’a yetenekli sol ayak. Yusuf Milan’ın stadı San Siro’da hat-trick yapan ikinci oyuncu oldu. UEFA tarafından haftanın oyuncusu seçilen Yusuf Yazıcı, hayallerini bir bir gerçekleştirmeye devam ediyor.
Şu an UEFA Avrupa Ligi gol krallığı yarışında 6 golle zirvede yer alan Yusuf Yazıcı’yı izlemeye devam edeceğiz. Sadece onu değil, Lille’deki diğer milli oyuncular Burak Yılmaz ve Zeki Çelik’i de tabii…
