Göç İdaresi Başkanlığı, 600 bin Suriyelinin İstanbul’a götürüldüğüne ve bilet paralarının devlet tarafından karşılandığına ilişkin iddialara yanıt verdi. Başkanlık, tüm bunların tamamen gerçek dışı ve hayal ürünü olduğunu söyledi.
İçişleri’ne bağlı Göç İdaresi Başkanlığı, bir televizyon kanalındaki, “600 bin Suriyelinin İstanbul’a götürüldüğüne ve bilet paralarının Göç İdaresi Başkanlığı tarafından karşılandığına” ilişkin iddiaların, “Tamamen gerçek dışı ve hayal ürünü olduğunu” duyurdu.
AA’nın haberine göre; başkanlıktan yapılan açıklamada, “Bir televizyon kanalının sabah programında başkanlık ve personelinin mesnetsiz ifadelere maruz bırakıldığı ve yine gerçekliği olmayan verilerin kaynak gösterilmeksizin iddia yoluyla dolaşıma sokulmak istendiği” ifade edildi.
“SORUMSUZCA AÇIKLAMALAR”
“Yüzyılın en büyük felaketi olarak değerlendirilen depremin ardından milletin seferber olduğu günlerde provokasyonun dahi sınırlarını zorlayan sorumsuzca açıklamaların kabul edilmesinin mümkün olmadığı” belirtilen açıklamada, “Mevzubahis programda ortaya atılan ‘600 bin Suriyelinin İstanbul’a götürüldüğüne ve bilet paralarının Göç İdaresi Başkanlığı tarafından karşılandığına’ ilişkin iddialar tamamen gerçek dışı ve hayal ürünüdür” denildi.
ALGI YÖNETİMİ
Söz konusu açıklamanın deprem sonrası ortaya atılan diğer iddialar gibi bugüne kadar farklı yol ve yöntemlerle ülkede yaşayan yabancılar üzerinden gerçekleştirilen dezenformasyon ve algı yönetimi çalışmalarının yeni bir boyutu olarak değerlendirildiğine yer verilen açıklamada, kamu kuruluşları, sivil toplum kuruluşları ve uluslararası göç kuruluşlarıyla irtibatlı şekilde afet sürecinde de göç yönetiminin kesintisiz şekilde sürdürüldüğü vurgulandı.
Bu haberler de ilginizi çekebilir:
Yapılan açıklamada, şu sözlere yer verildi:
“Deprem bölgesinde yaşayan yabancıların farklı illere çıkışları kayıtlı ve izinli olarak sağlanmaktadır. Ayrıca sorumlulukları gereği bu ülkeye en iyi şekilde hizmet eden mesai arkadaşlarımızı ve başkanlığımızı zan altında bırakan gerçek dışı ifadeleri de kabul etmiyoruz. Medya kuruluşlarımız başta olmak üzere kamuoyunun bu tür açıklamalara ve iddia sahiplerine itibar etmemesi, doğru bilgi için resmi kurumları takip etmesi büyük önem arz etmektedir.”
