Gece bekçilerinden sonra ‘zabıta mafyası’ mı?

''İstanbul'da eğlence mekanlarının 24.00’te kapanması gerektiğinin genelgeyle duyurulduğu ilk gece... O gece “sıradan” müşteriler, bir emniyet müdürünün “sıradan” bir zabıta amirine nasıl “söz geçiremediğine” şahitlik eder. Mekanları, sokakları artık mafya mı kontrol ediyor, dediniz. Bir düşünün isterseniz.''

HİCRAN AYGÜN 01 Aralık 2020 KULİS

Müşteriler, bir emniyet müdürünün “sıradan” bir zabıta amirine nasıl “söz geçiremediğine” şahitlik etti.

Yer: Beyoğlu’nun en çok iş yapan barlarından bir türkü bar…

Tarih: Sosyal mesafe, hijyen ve temizlik kurallarına uymanın sıklıkla telaffuz edildiği, ruhsat saati ne olursa olsun eğlence mekanlarının 24.00’te kapanması gerektiğinin genelgeyle duyurulduğu ilk gece…

Kişiler: Bir İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB) en önemli birimlerinin başındaki müdür, bir İlçe Emniyet Müdürü, 3 zabıta, 7-8 asayişten sorumlu polis, bir ilçe belediye başkanı ve Beyoğlu Kaymakamı…

Türkü barda sıradan bir gün yaşanmaktadır. Normalde 04.00’e kadar ruhsatı olan bar, 24.00’te kapanacağı için erken saatte müşterilerini ağırlamaya başlar. Hafta sonudur ve neredeyse boş masa yoktur. Ancak “sosyal mesafe” denen “hikaye” de pek uygulanamamaktadır doğal olarak. İnsanlar canlı müzik eşliğinde yiyip, içmekte, dostları, arkadaşları, eşleri, partnerleriyle eğlenmektedir. O gece türkü bar için ağır bir gecedir. Zira çok da büyük olmayan mekanda bir ilçe emniyet müdürü arkadaşlarıyla, diğer masada ise İBB’nin üst düzey yöneticilerinden biri dostlarıyla eğlenmektedir. Her şey çok güzeldir. Ortalıkta fır dönen garsonlar, bu iki “özel ve ağır” masada da izzeti ikramı kusursuz gerçekleştirmekte, her şey yolunda görünmektedir. Müzisyene eşlik eden iki masa gönlünce eğlenmekte, diğer masalar da oturan “sıradan insanlar” da türkülere eşlik ederek eğlenmektedir. Müzisyen, Ahmet Kaya’dan “Kum Gibi”yi söylediği sıralarda kadehlerin biri kalkar diğeri iner. Herkes o büyülü atmosfere kapılmış, diğer masalarda oturanların kim olduğuna bakmayı çoktan kesmiştir.

ZABITADAN İBB MÜDÜRÜNE TEHDİT

Ancak o da ne… Eğlencenin “doruğuna” çıkıldığı dakikalarda, devletin verdiği üniformayı giyen birkaç adam içeri girer ve sağa sola kaşlarını kaldırarak bakışlar fırlatır. İnsanlar için de mekan sahipleri için de eğlence an itibarıyla bitmiştir. Yanlış anlamayın polis değil gelen belediye zabıtasıdır. Zabıtalar masalara yaklaşır ve insanları “sosyal mesafeye” uymadıkları konusunda ikaz etmeye başlar. Birkaç yüksek ses, itiraz vs. eğlenen insanlara karşı açıkça tavır takınan bu zabıtaları etkilemez… Sıra İBB’nin müdürünün bulunduğu masaya gelir. Diğer tüm masalara yapılan gibi İBB müdürünün bulunduğu masaya da “sosyal mesafe” ikazı yapılır. Ancak müdür kendisinin ve masada oturanların mümkün mertebede kurallara uyduğunu anlatmaya çalışır. Zabıtalar diğer tüm masalara yaptığı gibi “sert” bir dil kullanır, önce ceza kesmekle, ardından dışarı çıkartmakla tehdit eder. Müdür, yine makul ve mantıklı cevaplar vermeye çalışır ve sonunda İBB yetkilisi olduğunu söyler. Bunun üzerine zabıtalar amirlerini arayacaklarını söyleyerek dışarı çıkar. Kısa bir sürenin ardından Beyoğlu Belediyesi Zabıta Müdürü ve neredeyse tüm Beyoğlu esnafının “Allah” gibi “çekindiği” K. adlı müdür devreye girer ve zabıtaya “Kesin cezasını” talimatını verir. Zabıtalar tekrar mekana girer ve İBB müdürünü kolundan tutup dışarı çıkartmak için hamle yapar. Müdür dışarı çıkmaz, zabıta yine K.’yı arar ve “Çıkartın dışarı” talimatını alır. Zabıta tekrar hamle yapar ve K.’yı tekrar arar, “İBB müdürünün dışarı çıkmadığını” söyleyince Zabıta Müdürü K. gereğini yapacağını söyleyerek polisi arar. Kısa bir süre sonra Beyoğlu Emniyeti’nden asayişe bakan 7-8 polis “mekanı basar”. Işıklar yanar, müşteriler de diğer “nüfuslu” insanlar da gecenin bittiğini anlar.


 

ZABITAYI DURDURMAK İÇİN KAYMAKAM DEVREYE GİRER

Asayiş polisi İBB müdürünü dışarı çıkartmaya hazırlandığı sırada uzunca süre masada sessiz kalan ve bir türlü kendisini tanıtmak istemeyen İlçe Emniyet Müdürü, devreye girer. Asayiş polisi amiyane tabirle tornistan yapar ve barın dışına çıkar. Zabıta ve polis ne yapacağını düşünürken, kendisinden emin Zabıta Müdürü K. tekrar devreye girer ve İBB müdürünün mekandan dışarı çıkartılması için talimat verir. Zabıta ve polis çaresizdir… Bir zabıta memuru amiri K.’ya “Efendim nasıl dışarı çıkartalım, içeride emniyet müdürü oturuyor” der. Beyoğlu Belediyesi Zabıta Müdürü K. ısrarlıdır “İBB müdürünü dışarı çıkartın” der. Bu aşamadan sonra ne polis ne de zabıta duruma dahil olmak istemez. Polis dışarıda beklerken İlçe Emniyet Müdürü, zabıtayı “zapt etmesi” için Beyoğlu Kaymakamını arar. Kaymakam, Beyoğlu Belediye Başkanı Ali Haydar Yıldız’ı arar. Yıldız da zabıta amiri K.’yı… K. da başkanının “sözüne itaat eder” ve emir verdiği zabıtasını geri çeker. Bu arada Beyoğlu İlçesi’nde herkesin “illallah” ettiği K., türkü barı “Siz bundan sonra görürsünüz” diyerek tehdit etmeyi ihmal etmez. Ezcümle; o gece türkü barda “sıradan” müşteri, ayakların nasıl baş olduğuna, bir emniyet müdürünün “sıradan” bir zabıta amirine nasıl “söz geçiremediğine” şahitlik eder. Hikayenin sonunda ise “Herkes kendi işine” gider… Olay, türkü barın başına patlar…

Mekanları, sokakları artık mafya mı kontrol ediyor, dediniz. Bir düşünün isterseniz.

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram
WP2Social Auto Publish Powered By : XYZScripts.com