Ferit Şenyaşar, Adalet Bakanı’na karşı: Bozdağ, Urfa’da halk içine çıkamıyor

Ferit Şenyaşar: Bozdağ, Urfa'da halk içine çıkamıyor, yerel basının karşısına çıkamıyor. Kendisine soru sorulmasına izin vermiyor.

ÖZLEM ERGUN 13 Mayıs 2023 SÖYLEŞİ

Urfa’dan AKP’nin 1. sıra adayı Bekir Bozdağ; geçen hafta kentte meydanlara/sokağa çıkmak yerine, sloganı “Burada kendinizi özel hissedeceksiniz” olan 5 yıldızlı bir otelde karşısına topladığı ‘basın mensuplarına’ anlatıyordu. Otelin insana verdiği his gibi Bozdağ’ın anlattıkları da gayet ‘özel’di.

TDK’nın “Yalnız bir tek kişiye, bir tek şeye ya da bir tek amaca ilişkin olan” diye tanımladığı ‘özel’ kelimesi, Bozdağ’ın ifadelerinde anlamını tam olarak buluyordu. ‘Hızlı tren’ diyen ‘ihale’ diyen Bozdağ çıkarları büyük, kendileri küçük özel bir topluluğa müjdeliyordu: “Şanlıurfa yolları otoban gibi oldu. Gelecek yıl hızlı tren için imzalar atılacak. Yoların bakım, onarım çalışmaları da hızla devam ediyor.”

Bozdağ’ın müjdeleri bu kadarla sınırlı değil. Teknofest’in seneye Urfa’da yapılması gibi başka imkânlar da söz konusu. Bozdağ; S/İHA’cı Selçuk Bayraktar’la görüşmüş, Teknofest’in sözünü kapmış, Urfa halkına da selam ve sevgilerini getirmiş. Ne mutlu ki, Teknofest seneye Urfa’da yapılabilecek! Bu arada Teknofest’in AKP bültenlerinde ‘dünyanın en büyük havacılık, uzay ve teknoloji festivali’ diye geçtiğini de eklemiş olalım.

URFA HALKI, BOZDAĞ’A YANITI SANDIKTA VERECEK

Urfa’da AKP cephesinde seçim çalışmaları adaletin bakanı Bekir Bozdağ sözcülüğünde otellerde ihaleyle, otobanla, teknolojinin bu en büyüğünün donattığı imkânlarla sürüp giderken, diğer tarafta adı Urfa’yla, hak-hukuk arayışıyla özdeş bir isim var: Yeşil Sol Parti’nin 1. sıra milletvekili adayı Ferit Şenyaşar.

Urfa’nın Suruç ilçesinde 14 Haziran 2018 tarihinde, AKP Milletvekili İbrahim Halil Yıldız’ın koruma ve yakınları tarafından babası ve iki kardeşi katledilen Ferit Şenyaşar, bu saldırıdan yaralı kurtuldu. Hakkında 37 yıl 9 ay hapis cezası verilmiş Elazığ cezaevindeki abisi Fadıl Şenyaşar ise yaklaşık beş yıldır tutuklu.

“Kardeşim için TCK kanunları uygulansa şimdi dışarda olması gerekirdi” diyen Ferit Şenyaşar ve annesi Emine Şenyaşar’ın adalet talebiyle Urfa adliyesi önünde yaz-kış demeden, bayram-seyran dinlemeden sürdürdüğü nöbet ise 9 Mart’ta 2 yılı geride bıraktı, 3’üncü yılına girdi.

Ferit Şenyaşar, Adalet Bakanı Bozdağ’a karşı Urfa’da yürüttüğü seçim mücadelesine ilişkin sorularımızı yanıtladı.
Sözü, “Bozdağ’ın seçim propagandasında ‘adalet’ kelimesi kesinlikle geçmiyor. Bozdağ Urfa’da halk içine çıkamıyor, yerel basının karşısına çıkamıyor. Kendisine soru sorulmasına izin vermiyor. Urfa halkı Bekir Bozdağ’a ulaşamıyor ama sandıkta gerekli cevabı verecektir” diyen Ferit Şenyaşar’a bırakıyoruz.

BOZDAĞ, URFA’DA YEREL BASININ KARŞISINA ÇIKAMIYOR

Urfa’dan girdiğiniz seçim yarışında karşınızda AKP sıralarından Adalet Bakanı Bekir Bozdağ var. Şimdi buna ne demek lazım? Duygu ve düşüncelerinizi öğrenebilir miyiz?

Urfa’da İki evladı ve eşi gözü önünde devlet hastanesinde katledilmiş bir anne var. 5 yıldır bir adalet mücadelesi veriyoruz. İki yıldan fazladır da adalet sağlanmadığı için eylemimizi Urfa adliyesi önünde sürdürüyoruz.

Ortada büyük bir adaletsizlik olduğunu bütün Urfa halkı biliyor. İlerlemiş yaşına rağmen her gün annemle birlikte adalet nöbetimize devam ediyoruz.Annemin adliye kapısındaki ağıtları arşa ulaştı. Annemle birlikte bizi adliye önüne mahkum eden ve adaleti sağlamayan Bekir Bozdağ’dır ve şu an Urfa’dan AKP’nin milletvekili adayıdır.

Bozdağ, Urfa’da halk içine çıkamıyor. Yerel basın karşısına çıkamıyor. Kendisine soru sorulmasına izin vermiyor, sadece AKP basınıyla çalışıyor. Urfa halkı Bekir Bozdağ’a ulaşamıyor ama sandıkta gerekli cevabı verecektir. Bozdağ’ın seçim propagandasında ‘adalet’ kelimesi kesinlikle geçmiyor. Yaptığı adaletsizliğin farkındadır.

YEŞİL SOL PARTİ MÜCADELEMİZE SAHİP ÇIKTI

Yeşil Sol Parti’den milletvekili adaylığı süreciniz nasıl gelişti?

Aday adaylık döneminde sosyal medyadan ve kamuoyundan yoğun bir şekilde gelen “Mücadelenizi meclise taşıyın” çağrılarını aile içinde değerlendirdik. Hem mücadelemizi büyütmek hem de Meclis’te adalet arayan herkesin sesi olmak için Yeşil Sol Parti’den gelen ‘aday olun’ teklifini kabul ettik.

Adalet nöbetimiz boyunca AKP ve MHP hariç bütün siyasi partiler mücadelemize sahip çıktı, destek verdi. Mücadelemize en çok sahip çıkan, bu süreç boyunca hep yanımızda olan siyasi yapı Yeşil Sol Parti olduğu için adaylık tercihimizi YSP’den yana kullandık.

Yeşil Sol Parti’den aday olmamın diğer sebepleri de ırkçılığı reddeden, insan hakları ve demokrasiyi önceleyen, adalet ve ekolojiye odaklı bir parti olduğu içindir.

‘BU SEÇİMDE OYUMU SİZE VERECEĞİM’ DİYEN ÇOK

Urfa’da seçim çalışmaları nasıl gidiyor? İktidarın engellemeleriyle karşılaştığınız oluyor mu? Urfa halkı sizi nasıl karşıladı, sokaktan ne tür tepkiler alıyorsunuz?

Nöbet saatimiz bittikten sonra seçim çalışması için alana çıkıyoruz. Onurlu olan bütün Urfa halkı bize karşı büyük bir ilgi duyuyor. “Ben AKP veya MHP üyesiyim ama sırf bu zulüm için oyumu size vereceğim” diyen büyük bir kesim var. Sahada sık karşılaştığımız başka bir cümle de şöyle: “Şimdiye kadar HDP’ye hiç oy vermedim ama mücadelenize sahip çıktığı için oyumu Yeşil Sol’a vereceğim.”

Eşit koşullarda bir seçim çalışması yapmadığımızı herkes çok iyi biliyor. Karşımızda bu adaletsiz hukuk sisteminin yürütücülerinden, sözcülerinden biri olan ve istifa etmesi gerekirken istifa etmeyen Adalet Bakanı Bekir Bozdağ var. Devletin ve belediyenin bütün imkânlarını kullanıyor.

Seçim çalışmalarımızı baskı altında yürütüyoruz. Sürekli polis müdahalelerine maruz kalıyoruz. Muhtarlarla bir buluşma gerçekleştirecektik. Bunu öğrenen Bekir Bozdağ, valiye talimat verip o saatte bütün muhtarları ‘toplantı var’ bahanesiyle valiliğe çağırdı mesela.

URFA’DA AKP’DEN BÜYÜK BİR KOPMA VAR

2018 seçimlerinde Meclis’e 14 milletvekili gönderen Urfa, 8 AKP’li vekil çıkarmış. Aradan 5 yıl geçti. Sizce şimdi ne olur? AKP’nin Urfa’daki toplumsal rızası bu 5 yılda nasıl bir seyir izledi?

Urfa’da seçim çalışması kapsamında her yere gidiyoruz, herkesle görüşüyoruz. Gözlemimiz şu ki; AKP adayları halkın içine çıkamıyorlar. Yerel basının karşısına çıkamıyorlar. Herkes durumdan şikâyetçi ama kimse hükümeti ve Erdoğan’ı yüksek sesle eleştiremiyor. Sahadaki izlenimlerimize göre Urfa’da AKP’den büyük bir kopma var. Şunu da net olarak söyleyebilirim, 14 Mayıs’ta Urfa’da Erdoğan’ın oyu AKP’den fazla çıkacak.

KANNULAR UYGULANSA KARDEŞİM ŞİMDİ DIŞARIDAYDI

Urfa Adliyesi önünde kesintisiz sürdürdüğünüz Adalet Nöbeti 9 Mart’ta 3’üncü yılına girdi. Süreç şimdi hangi aşamada ve adil yargılamaya ilişkin talebiniz nedir?

5 yıldır göstermelik bir yargılama yapıldı. TCK kanunları uygulansa kardeşimin şimdi dışarda olması gerekirdi. Davamızda karşı taraf AKP milletvekili olduğunu için yargının üzerinde siyasi iktidarın baskısı var. Bir bütün olan dava önce hukuka aykırı olarak önce iki ayrılıyor. 4.5 yıl sonra davaları birleştirme kararı alınıyor. Katliamdan sonra ‘kahraman’ ilan edilen vekilin iki kardeşi bugün cezaevinde ve 2 kere ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla yargılanıyor.

Bu iktidar başta olduğu sürece kamuoyunun sahiplendiği hiçbir davada adil yargılama olmayacak.

ADALET DEYİNCE AKLIMIZA SADECE ADLİYE KORİDORLARI GELMESİN

“Adalet olmadan hiçbir alanda iyileşme olmaz” diyorsunuz. Seçimlerin ardından yeniden şekillenecek Meclis’te adalete doğru atılacak ilk adımlar neler olmalı?

Yargı üzerinde büyük bir siyasi baskı var. Bunu herkes çok iyi biliyor. İktidar partisinin milletvekillerinin ve yandaşların içinde olduğu bütün davalar sürekli zamana yayılıyor. 14 Mayıs’ta AKP iktidarı değiştiğinde yargının üzerindeki siyasi baskılar da kalkacak, davalar kısa sürede toplum vicdanını rahatlatacak şekilde sonuçlanacaktır.

Adalet deyince sadece adliye koridorları gelmesin aklımıza. Kamuda işe alımlarda sadece yandaşlar işe alınıyor mesela. İşe alımlarda mülakatın tek amacı var: ‘Bizdensen işe alırız.’

Büyük bir iktisadi adaletsizlik de var. Milli gelirin en az yarısı yandaşlara ve garanti verilen şirketlere gidiyor. Halk açlıktan yoksulluktan kırılırken, hükümeti yönetenler şatafat içindeki lüks yaşamlarını sürdürüyor. Ülkenin durumu budur.
Şu an siteme giremiyorum da. Bu şekil attım.

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram