Ekonomi, adalet, hilafet, ‘Kürt Sorunu’ ve sandık…

Ekonomide ne olduğunu anlamaktan Yargıtay'ın '14 er' kararına, hilafet tartışmalarında demokratik cumhuriyeti tercih etmekten Kılıçdaroğlu'nun konuşmasında beliren tehlike ve 'Kürt Sorunu'na...

KRONOS 29 Temmuz 2020 PODCAST

Çetin Ünsalan, Paraanaliz: ‘Ekonomide ne oluyor’ sorusuna yanıt arıyorsanız iki cümleyle anlatabilirim. Dünyada ‘fatura ödeme zamanı geldi.” Bizde ise ‘sakin olun, sadece para bitti.’

Elif Çakır, Karar: Yargıtay’ın verdiği bu son “14 Er Kararı” da hukuk manifestolarından biridir. Bu kararın önemi bir içtihat niteliği taşımasıdır: Yargıtay bu kararıyla “orduda mutlak itaat” kavramını ceza hukuku açısından değerlendirdi.

Ahmet Battal, Yeni Asya: Biz “eski hal muhal, ya yeni hal ya izmihlal” diyenlerdeniz ve saltanatı hiç mi hiç özlemiyoruz. “Adı cumhuriyet, kendisi istibdat” olan o “demokrasisiz cumhuriyet” dönemini ise bir parantez olarak kabul ediyor ve demokratik cumhuriyeti ısrarla talep ediyoruz.

Koray Düzgören, Artı Gerçek: Demek ki sandığın kurulmama ihtimali de söz konusu. Bunu en yetkili ağızdan, ana muhalefet liderinden duyduk. Peki böyle bir ihtimale karşı ana muhalefetin (AYM’ye gitmek dışında) almayı düşündüğü tedbirler ya da eylem planı var mı? Kılıçdaroğlu bunları da -eğer varsa- açıklamalı…

Cafer Solgun, Gazete Davul: O günlerde birer “barış havarisi” kesilen yandaş kalem erbabı, 7 Haziran 2015 seçiminin ardından süreç yerle bir edilince, bu kez de “terörle mücadele uzmanı” haline geldiler. Halen kalemlerinden kan damlıyor, tıpkı 90’ların egemen medyasının köşelerini tutanlar gibi “kökünü kurutana dek…” hamaseti yapıyorlar.