Davutoğlu’ndan AKP kongresi açıklaması: Adı konmamış bir ‘Berat Albayrak Reformu’ çıktı karşımıza

Gelecek Partisi lideri Davutoğlu, AKP kongresinde Erdoğan'ın yaptığı konuşmayı eleştirerek, "Manifesto gerçekler dünyasında yazılır, hayaller değil. Nitekim çıka çıka henüz adı konmamış bir ‘Berat Albayrak Reformu’ çıktı karşımıza. Zaten uzun süredir işi gücü bırakıp bunun PR’ı (halkla ilişkileri) için çalışıyorlardı medyasıyla, Beştepe’si ile" dedi.

KRONOS 27 Mart 2021 GÜNDEM

Gelecek Partisi Genel Başkanı Davutoğlu, Konya’da pandemi kısıtlamaları nedeniyle dükkanlarını açamadıkları için zor durumda kalan esnafların eylemlerini hatırlatarak, “”Masasını sandalyesini yakan esnaf görüntüsünün 2001’de yazarkasasını fırlatan esnaf görüntüsünün farkı nedir?” dedi.

Sarıyer ilçe kongresinde konuştu, Erdoğan’ın ‘manifesto ilan edeceğiz’ dediği AKP kongre konuşmasını eleştirdi.

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Merkez Bankası kararının ardından Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ı eleştirerek, “Manifesto gerçekler dünyasında yazılır, hayaller değil. Nitekim çıka çıka henüz adı konmamış bir ‘Berat Albayrak Reformu’ çıktı karşımıza. Zaten uzun süredir işi gücü bırakıp bunun PR’ı (halkla ilişkileri) için çalışıyorlardı medyasıyla, Beştepe’si ile” dedi.

Davutoğlu, İstanbul’da Sarıyer ilçe kongresinde bugün konuştu. Davutoğlu, pandemiye rağmen binlerce kişinin katıldığı AKP kongresi için “yatay çekim” açıklaması yapan AKP Grup Başkanvekili Cahit Özkan’a sert tepki gösterdi. Davutoğlu, “Bunlar artık öylesine yüzsüzleştiler ki bindirme kıtalarla salonları doldururken, hesap soranlara ‘göz yanılsaması, yatay çekim’ diye palavralar sıkmaktan da utanmıyorlar! Hayır endişemiz şu: Sizin göz boyaması dediğiniz şeye Cumhurbaşkanı lebalep diyor. Bakın uyaralım buradan. Sizin bu ‘endişeye mahal yok, kalabalıklar abartı’ imanız kulağına giderse makamınızdan olursunuz sonra. Gözünüzün yaşına da bakmaz, o birden fazla maaşlarınızın tümü elinizden uçup gider” diye konuştu.

Geçen hafta Türkiye’nin bir gece yarısı depremiyle uyandığına işaret eden bütün Türkiye. Bir ekonomik deprem. Bir akıl dışı operasyon. Hiçbir üst aklın zorla yaptıramayacağı türden bir delilik! 2018’deki depremden sonra bir ikincisini daha yaşadık. Adını da ülkenin akil insanları ‘Kara Pazartesi’ olarak ilan ettiler. Ardından da hiçbir şey olmamış gibi; sanki büyük müjdeler açıklayacaklarmış gibi yapacakları kongreye kilitlediler ülkeyi.

‘BERAT ALBAYRAK REFORMU’

Bir manifesto beklentisi pompalamışlardı ülkeye. Sanki bir sihirli değnek inecekti AK Parti Kongresine. Genel Başkan da bunun için doldurmuştu lebalep salonu. Manifesto gerçekler dünyasında yazılır, hayaller değil. Nitekim çıka çıka henüz adı konmamış bir ‘Berat Albayrak Reformu’ çıktı karşımıza. Zaten Naci Ağbal’ın gidişinden de belliydi. Zaten uzun süredir işi gücü bırakıp bunun PR’ı için çalışıyorlardı medyasıyla Beştepe’si ile. Peki sormazlar mı adama; madem dönüp dolaşıp kümese geri dönecektiniz, madem Berat Albayrak’ı ‘reform’ diye pazarlayacaktınız; neden 4 ay boyunca ortalıkta ‘O reform bu reform’ diye dolandınız?

“MASASINI, SANDALYESİNİ YAKAN ESNAF GÖRÜNTÜSÜNÜN 2001’DE YAZARKASASINI FIRLATAN ESNAFTAN FARKI NEDİR?”

Geçen hafta Konya’da pandemi kısıtlamaları nedeniyle dükkanlarını açamadıkları için zor durumda kalan ve masa, sandalye yakan esnafı hatırlatan Davutoğlu, “Masasını sandalyesini yakan esnaf görüntüsünün 2001’de yazarkasasını fırlatan esnaf görüntüsünün farkı nedir?” dedi. Davutoğlu, şöyle konuştu:

“Geçtiğimiz hafta Konya’da Hz. Mevlana’nın huzurunda piri ziyaret edenlere hizmet eden lokanta sahipleri gelen yasaklara dayanamayıp meydanda masalarını ve sandalyelerini yaktı. Kendisini hemen ertesi gün ziyaret ettiğimizde dili ile değil yüreğiyle haykırıyordu: ‘Onlar lebalep dolan salonlarda hiçbir lükslerinden fedakarlık etmezken bizim suçumuz nedir? İktidara yakın lüks tesislere ayrıcalık tanınırken bize uygulanan zulüm nedir?’ Arkadaşlar, biz de soruyoruz: Masasını sandalyesini yakan esnaf görüntüsünün 2001’de yazarkasasını fırlatan esnaf görüntüsünün farkı nedir? Aslında iki fark var! Birincisi o zaman esnaf başbakanlığa protesto mesafesinde yaklaşabiliyordu; bugün Beştepe’ye ve iktidar sahiplerine yaklaşmak mümkün değil. İkincisi, 28 Şubat şartlarının sürdüğü o günlerde dahi basın bu haberleri verecek özgürlüğe sahipti; bugün bu haberleri verecek özgürlüğe ve özgüvene sahip basın yok denecek kadar az!”

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram
WP2Social Auto Publish Powered By : XYZScripts.com