CHP'li Ankara Milletvekili Nihat Yeşil, Dolar/TL kurunun 7.03 TL'den 7.30’a TL'ye yükselmesinin baş sorumlusunun Hazine ve Maliye Bakanlığı olduğunu söyledi.
ANKARA – Cumhuriyet Halk Partisi Ankara Milletvekili Nihat Yeşil, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın 31 Mart 2020 tarihinde Türkiye’nin brüt ve net dış borç stokunun 431 Milyar TL olduğunu söylediğini hatırlatarak, Dolar/TL kurunda bir gün içerisinde yaşanan 24 kuruşluk artışın ülkeye maliyetinin 100 Milyar Türk Lirası’ndan fazla olduğunun altını çizdi.
Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın Türkiye’nin gerçekliğinden kopuk olduğunu ifade eden Yeşil, “Türkiye ekonomisi freni patlamış otobüs gibi yokuştan aşağı iniyor. Frenler tutmuyor, otobüs daha yavaş hızdayken acemi şoför durumu farkedip daha az hasarla durumu kurtarabilir ve araç hasar alsa da yolcuların emniyetini sağlayabilirdi ama bunu yapmak yerine her saniye hızlanan otobüsü fütursuzca sürmeye devam ediyor. Yükselen kurun mimarı, kötü ekonomi yönetimi nedeniyle doğmamış çocuklarımıza borç yükü bindirmeye ne yazık ki devam ediyor. Kamuda israfa son verseydik, yeni bir bütçe ve orta vadeli programı TBMM’ye getirseydik, Kamu İhale Yasası’nı rekabet ve şeffaflığı sağlayacak şekilde düzenleseydik, Ulusal Vergi Konseyi’ni kursaydık, Ekonomik Sosyal Konsey’i toplasaydık, özerk kurulların güvencesini sağlasaydık, bunlardan birkaçını dahi yapmış olsaydık bugün bu türbülansı yaşamıyor olurduk” yorumunda bulundu.
href=”/tr/dolarin-atesi-dusmuyor-kur-727yi-gordu-gram-altin-47394-tl/
2019 büyüme rakamlarına göre kişi başına düşen milli gelirin 51 bin 834 TL olduğunu belirten Yeşil, şunları kaydetti: “Bu rakam sene başında 9 bin 127 Dolara denk gelirken bugün itibariyle 7 bin 139 Dolar tutarına inmiş durumdadır. Yıllar içerisinde milli üretimi bitirmeye yemin etmiş bir siyasi iktidar, Dünya’daki dolar bolluğu zamanlarında bunun yerine ithal ikameciliği yaygınlaştırmayı tercih etti. Kendi kendisine yeten ülke konumundan her konuda dışarıya bağımlı bir ekonomi yaratmanın maliyetini ne yazık ki yurttaşlarımız ödüyorlar. Sırbistan, Bulgaristan gibi ülkelerin dahi gerisine düşer duruma geldik. Bütün bu sürecin sorumlusu olan bir siyasi iktidar, birlik ve beraberliğimizi bu zor günlerde pekiştirecek ve yaraları saracak uygulamalar getirmek yerine kamuoyu gündemini türlü gereksiz konularla meşgul etmeyi tercih ediyor. Türkiye’nin bu neoliberal politikalara dayanacak gücü de sabrı da kalmadı.”
