Cezaevine konulan gazi polisin eşi: Kendisi yemek yiyemiyor, anlıyor musunuz?

Cezası onandığı için tekrar cezaevine konulan gazi polis Bilal Konakçı'nın eşi: "Eşim kendi başına yemek yiyemiyor. Artık bu zulümleri görün. Eşimi eve gönderin"

TARIK ENGİN 21 Şubat 2021 KRONOS ÖZEL

2009 yılında imha etmeye çalıştığı bombanın patlaması sonucu yaralanan ve yüzde 98 engelli olarak hayatına devam eden 2 çocuk babası Bilal Konakçı cezaevine konuldu. Hakkındaki ‘terör örgütü üyeliği suçlamasıyla’ 7,5 yıl ceza verilen Konakçı’nın eşi yaşadıklarına bir anlam veremediklerini söyledi.

Gazi polis Bilal Konakçı’nın eşi Özlem Konakçı, “Eşim normalde de fazla hareket edemediği için kan dolaşımı da yavaş oluyor ve normalden fazla üşüyen bir insan. Eşim yemeğini bile kendi başına çok zor yiyebiliyor. Evde bile kendine özel kaşıkları var ve onlar olmadan yiyemiyor.” dedi.

2009 YILINDA ELİNDE BOMBA PATLADI

Kronos’a konuşan Özlem Konakçı, eşi Bilal Konakçı’nın 1977 yılında Ankara’da doğduğunu, ailesinin Yozgatlı olduğunu belirtti. Eşinin polisliği kazandıktan sonra İzmir’e atandığına işaret eden Konakçı, “Göreve başladığında çevik kuvvette yer alan eşimle 2003 yılında evlendik. Eşim bu süreçten sonra bomba imha uzmanı olmak istediğini söylemişti ve ben de kararı kendisine bırakmıştım. Eşim 2006 yılında bomba imha uzmanı olarak çalışmaya başladı. Sonrasında bizim tayinimiz 2007 yılında İzmir Aliağa’ya çıktı. İzmir’e ilk gittiğimizde 1,5 yıl boyunca lojmanda kaldık. 2009 yılının Şubat ayında  ise imha etmek üzere götürdüğü bomba elinde infilak etti. Bu olayın ardından ise eşimin hem psikolojik hem de fiziksel tedavileri ile uğraştım. 2014 yılında küçük kızım dünyaya geldikten sonra bu tedavileri bıraktık. Bu tedavileri bırakmamızın hemen ardından şu an yaşadığımız sıkıntılar başladı. ” bilgisini verdi.

9 AY EV HAPSİNDE KALDI

Eşini 2016 yılının Aralık ayında ‘terör örgütüne üye olma’ suçundan dolayı gözaltına aldıklarını vurgulayan Konakçı, “O süreçte hem medyaya hem de bazı siyasilere gönderdiğim mektuplar sayesinde ve onların da çabasıyla eşim 23 gün gözaltı ve 14 gün cezaevi sürecinin ardından ev hapsine hükmedilerek serbest bırakıldı. Eşim 9 ay boyunca ev hapsinde kalmaya devam etti.” dedi.

“KENDİM DE CEZAEVİNDE KALDIM”

Polis eşinin ev hapsi sürecinde kendisinin de gözaltına alındığını ifade eden Konakçı, “Eşimin durumundan dolayı beni de tutukladılar. Ben de 9 ay cezaevinde kaldım. Bu süre zarfı içerisinde eşimi, iki çocukla evde bir şey yapamadığı gerekçesiyle her gün imza koşulu ile yanıma gelebilmesi için bıraktılar. Eşimin son mahkemesinde ise 7 yıl 6 ay ceza verilmiş ve serbest bırakılmıştı. 2020 yılının Aralık ayında eşimin cezasının onandığını öğrendik.” şeklinde konuştu.

“ÖNÜNÜ GÖRÜP YÜREMEYEN EŞİME BU ZULMÜ NASIL YAPIYORLAR?”

“Kendi önünü görüp yürüyebilecek durumda olmayan eşime bu zulmü nasıl yapıyorlar anlamış değilim.” diyen Konakçı,  şöyle devam etti: “Eşimi götüren polislere “Eşim eğer şu merdivenlerden kendi başına tutunmadan giderse siz haklısınız alın götürün diyeceğim. Bu insan kendi başına yürüyebilecek kendi başına yemek yiyebilecek bir insan değil dedim. Eşim asla beddua edecek bir insan değil dedim fakat, sizler mesleklerinizden olmamak için bunları yaparken eşimin ahı başka bir şekilde ahı tutar’’ dedim. Onlar her seferinde emir kulu olduklarını söylediler ve eşimi alıp götürdüler. Eşime polisler tarafından kötü bir muamele olmadı. Karakola götürdüklerinde eşimin sıkıntı çekmeyeceğini, eşimin durumuna göre her şeyi ayarlayacaklarını söylemişlerdi ama dedikleri gibi olmadı.”

“EŞİM ÇOK ÜŞÜYOR”

Eşi Bilal Konakçı ile son telefon görüşmesini de anlatan Konakçı, “Eşimle bugün telefon görüşmesi yaptığımda bana çok soğuk olduğunu söylemişti. Pandemi nedeniyle yedek kıyafet götürmesine de izin vermemişlerdi. Eşim normalde de fazla hareket edemediği için kan dolaşımı da yavaş oluyor ve normalden fazla üşüyen bir insan. O yüzden cezaevinde de bu durumu ilk gittiğinde yaşamıştı. Eşim yemeğini bile kendi başına çok zor yiyebiliyor. Evde bile kendine özel kaşıkları var ve onlar olmadan yiyemiyor.” bilgisini verdi.

“İTİRAFÇI OLMAMI İSTELER”

Eşinin 23 gün gözaltında kaldıktan sonra tutuklandığını kaydeden Konakçı, “Cezaevinde 14 gün kalan eşimi, gazetelerde, medya kuruluşlarında sesimizi duyurmanın ardından serbest bıraktılar. Eşimi ev hapsi koşuluyla serbest bıraktılar ki, ev hapsinde kaldığı süre normalde verilen cezadan düşülmüyormuş. Bu sürecin ardından 3-4 ayda bir mahkemesi oldu ve sürekli ertelenmişti ve karar mahkemesinde 7 yıl 6 aylık bir ceza verildi eşime. Benim yargılanma sürecimde hep eşim üzerinden devam etti. İtirafçı olmamı istediler. Ben her seferinde pişman olacak, ülkeme vatanıma zarar verecek bir şey yapmadığımı ve terör örgütü olmadığımı söyledim.” diye konuştu.

“EŞİMİ DE ÇIPLAK ARADILAR”

Çıplak arama tartışmalarına  da değinen Konakçı, “Eşim gözaltına alındığında çıplak aramaya maruz kaldı. Düşünün o durumdaki bir insana bile bu muameleyi yaptılar.” dedi.

8-10 DEFA AMELİYAT OLDU

Gazi polisin elinde bomba patladığında 32 yaşında kendisinin de 24 yaşanda olduğunu hatırlatan Konakçı, “Büyük kızım da 2 yaşındaydı. O kadar zordu ki geçirdiğimiz süreç. O gün eşimi almaya gelen polislere de ‘’Bakın ben eşimi bu hale getirebilmek için, onun psikolojisini düzeltebilmek için o kadar çok zorlandım ve yıprandım ki’’ dedim. Yaşanan olayın ardından eşimle ilgilenmekten çocuklarıma yeteri kadar vakit ayıramıyordum. O çok büyük bir sorumluluk ve sıkıntıydı. Eşimin hastane süreçleri çok uzun sürdü. 8-10 defa ameliyat oldu 3-4 sene de hastanelerden çıkamadık.” sözleriyle yaşadıklarını aktardı.

BANYOYA DAHİ GİREMİYORMUŞ

“Eşimin cezaevinde psikolojik olarak sağlıklı olacağını düşünmüyorum. Çünkü kimseden kolay kolay bir şey isteyen bir insan değil. Yapacaklarını kendisi yapmaya çalışır ve bunları yaparken kendisine çok zarar verir.” diyen Konakçı,  eşiyle ilk telefon görüşmesinin ayrıntılarını şöyle anlattı: “Eşimle ilk telefon görüşmemizde, merdivenlerden az kalsın düşeceğini ve zar zor merdivenin demirlerine tutunduğunu söyledi. Banyoda başına bir şey gelir daha kötü olur korkusuyla banyoya dahi girmemiş eşim. Yanında kimse olmasa yemek dahi yiyemiyor eşim. Eşim kimseye zahmet vermemek için kolay kolay rica etmez kendi işini kendi halletmeye çalışır ama ne kadar yapabilir onu da bilmiyorum.”

KARANTİNA KOĞUŞUNDA TUTULUYOR

Eşi çok üşüdüğü için mont, eldiven ve şapka götüreceğini ifade eden Konakçı, “Koğuşun içinde ellerini sürüyerek gittiği için ayaklarını sürekli bir yerlere vurmuş ve vurduğu yerler morarmaya başlamışlar. Eşim şu an karantina koğuşunda olduğu için içeride sadece bir kişi varmış o da sağ olsun elinden geldiği kadarıyla eşime yardımcı olmaya çalışıyormuş.” dedi.

GERGERLİOĞLU DIŞINDA KİMSE DESTEK VERMEDİ

Gazi polisin tekrar cezaevine götürülmesinden sonra kimseden destek görmediklerini kaydeden Konakçı, “Ömer Faruk Gergerlioğlu dışında kimseden destek alamadık. Eşim kendisi de videolu bir şekilde konuştu fakat gel gör ki hiçbir destek alamadık. Ömer Faruk Gergerlioğlu hiçbir isteğimizi karşılıksız bırakmadı her konuda destek oldu. Şu an avukatımız ile beraber tek düşüncemiz eşimi içeriden nasıl çıkarabiliriz oluyor.” dedi.

“ÇOCUKLARIM ÇOK ETKİLENİYOR”

Yaşananların iki kızını çok olumsuz etkilediğine vurgu yapan Konakçı, “Çocuklarım şu an bu durumu bana pek yansıtmıyorlar ama dışarıdan bununla alakalı olumsuz şeyler duyuyorum. Cezaevinden çıktıktan sonra rehber öğretmeni ile görüşmüştüm. Normalde büyük kızım ‘’Anne ben iyiyim’’ diyor fakat rehber öğretmenine ‘’Kardeşim ve babam için dik durmam gerekiyor. Bütün sorumluluk bende’’ demiş. Ben bunları sonradan duydum. Küçük kızım bu yaşananlardan etkilenmiyor gibi gözüküyor ama en ufak bir şey sorsanız anlatacak gibi duruyor.” ifadeleri kullandı.


 

“SESİMİZİ DUYUN, BİZİ GÖRÜN ARTIK”

83 milyonun vicdanına seslenen Özlem Konakçı, “Artık yapılan zulümleri görsünler. Eşime bakıp yapılan zulümleri anlasınlar artık. Onların görmesini istiyorum. Duysunlar artık sesimizi. 2016’dan beri yaşamadığımız sıkıntı kalmadı. Her an gelecekler alıp götürecekler korkusuyla yaşadık. Duysunlar artık. Biz hiç kimseye bir şey yapmadık, vatanımıza ihanet etmedik. Ne eşim ne de ben karıncaya dahi zarar vermedik biz. Eşimin kimseye zarar vermeyeceğini anlasınlar artık.” çağrısı yaptı.

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram