Bartın'da maden kazasının olduğu madende birlikte çalışan kardeşlerden Soner Ak hayatını kaybetti, İzzet Ak ise hastanede tedavisi devam ediyor.
Bartın’da maden ocağında meydana gelen patlamada yaralananlardan Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi’ne sevk edilen 6 madencinin tedavileri devam ediyor.
Hayatını kaybeden madenci Soner Ak’ın ve yaralı madenci İzzet Ak’ın kuzeni Adem Küçük konuştu. Küçük, iki kardeşin birlikte çalıştığını belirterek, “Ekmek için gökyüzüne de çıkılabiliyor, yerin altına da inilebiliyor. Hayat bu kadar ucuz olmamalı. 4 yıldır iki kardeş çalışıyorlardı. Ağabeyi burada, kardeşi göçük altında kaldı” dedi.
DHA’nın haberine göre, Bartın’da maden ocağında meydana gelen patlamada yaralananlardan 6 kişi tedavilerinin yapılması için Sağlık Bakanlığına ait iki ambulans uçakla Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi’ne sevk edildi. Bugün sabah saatlerinden itibaren madencilerin yakınları da hastaneye akın etti. Başta Bartın olmak üzere farklı illerden Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi’ne gelen aileler bekleyişin ardından toplu halde içeri alındı. Madenci İzzet Ak (42) 10 yıldır madende çalışıyordu, kardeşi Soner Ak (35) ise 4 yıldır çalışıyordu. 3 çocuk sahibi olan iki kardeşlerden Soner Ak hayatını kaybederken, İzzet Ak ise yaralandı.
Kuzeni Adem Küçük, “Yaşanan olay herkesi üzdü. Sonuçta can kayıpları var. Genç insanlar, yaşlılar vefat ettiler. Umarım iyi olurlar. Dün gece geldiklerinden beri bekliyoruz. Bir yandan üzgünüz ama iyi haberler gelirse sevineceğiz. Madencilik çok anlamadığım bir şey ama ekmek işte. Ekmek için gökyüzüne de çıkılabiliyor, yerin altına da inilebiliyor. Hayat bu kadar ucuz olmamalı. 4 yıldır iki kardeş çalışıyorlardı. Ağabeyi burada, kardeşi göçük altında kaldı” dedi.
‘EVDE HEP ONU GÖZLERDİK’
Yaralananlardan 42 yaşındaki Remzi Taşkömür’ün Bartın’dan gelen kız kardeşi ise gözyaşlarını tutamayarak, “Ağabeyim Remzi Taşkömür’ün durumu kritik” dedi. Mehmet Taşkömür ise “Ağabeyim 12 yıldır çalışıyor. 42 yaşında kendisi. Ben de ağır işte çalışıyorum ama onunki daha kötü. Evde hep yolunu gözlerdik çünkü yerin 300 metre altına giriyordu hep endişeliydik. Doktorlardan bilgi alacağız. Soyadı da denk geldi, yapacak bir şey yok” diye konuştu.
