Hukukçu Kerem Altıparmak, AİHM'in HDP'li vekillerle ilgili verdiği kararın kapatma davasını da etkileyeceğini belirterek, "Delil olarak sunulan adli süreçler Sözleşme'ye aykırı. Bu aşamadan sonra AYM kapatma davasında bu kararlar yokmuş gibi davranamaz" dedi.
İnsan hakları hukukçusu Dr. Kerem Altıparmak
Hukukçu Kerem Altıparmak, AİHM’nin HDP’li milletvekillerinin dokunulmazlığının kaldırılmasının anayasaya aykırı bulmasının Anayasa Mahkemesi’ndeki kapatma davasını etkileyeceğini söyledi.
Altıparmak, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, şu ifadelere yer verdi: “AİHM’in Encü ve Diğerleri/TR kararı ile 2016 yılında milletvekillerinin dokunulmazlığının kaldırılmasına yönelik Anayasa değişikliğinin yasa kalitesi taşımadığı ve Sözleşme’ye aykırı olduğu kesin bir şekilde teyit etmiş oldu. Bu karar AYM’deki kapatma davası açısından da kritik.
Bu haberler de ilginizi çekebilir:
Demirtaş (2) ve Kerestecioğlu kararlarında tespit edildiği üzere, Anayasa değişikliği HDP’li vekilleri hedef alan, bu nedenle de genel nitelikli olmayan, kişisel amaçlı bir düzenleme. Bunun kapatma davası açısından da sonuçları olacak.
Devam eden kapatma davasına delil olarak sunulan ceza süreçlerinin önemli bir kısmı vekillerin dokunulmazlıklarının AİHS’e aykırı olarak kaldırılması sonrasında açılmış soruşturma ve kovuşturmalara dayanıyor. Yani delil olarak sunulan adli süreçler Sözleşme’ye aykırı.
Bu durumda AYM AİHS’e aykırı başlatılan adli süreçlerde elde edilen verileri, kararına esas alırsa, açıkça AİHM’in üç farklı kararında tespit edilen ihlalin gereklerini yerine getirmemiş olacak. Çünkü AİHM’in ihlal kararı ihlalin tüm sonuçlarıyla kaldırılmasını gerektirir.
AİHM kararları sadece derece mahkemelerini değil AYM’yi de bağladığına göre, AYM bu aşamadan sonra parti kapatma davasında bu kararlar yokmuş gibi davranamaz. Önündeki verilerin hukuki değerini Demirtaş (2), Kerestecioğlu ve Encu ve D. kararlarına göre değerlendirmek zorunda.”
