Akşener: Cumhurbaşkanlığı adaylığı için toz zerresi kadar çalışmam yok

İYİ Parti lideri Meral Akşener, Cumhurbaşkanlığı adaylığı için toz zerresi kadar çalışmasının olmadığını belirterek, " 'Cumhurbaşkanı seçilmeyi ister misin'. Elbette isterim. Çok şereflidir. Bana düşen iş şu; mümkün olduğunca ülkenin önünü açacak, insanlara nefes aldıracak bir projeyi yönetmeye çalışmak" dedi.

KRONOS 13 Mart 2021 GÜNDEM

Meral Akşener'in Uygurlarla ilgili açıklamaları AKP'yi rahatsız etti.

İYİ Parti lideri Meral Akşener, Türkiye’de ardı ardına çok sayıda paket açıklandığını belirterek, “Ekonominin patronu güvendir” dedi. Akşener, ekonomik paket açıklayan Erdoğan’dan “Mesela Varlık Fonu’nu ortadan kaldırıyoruz hepsini Hazine’ye geçiriyoruz lafı beklerdim ama olmadı. 128 milyar dolarlık Merkez Bankası kaynaklarının nereye gittiğine dair söylenmesi gerekirdi” dedi.

Habertürk Tv’de katıldığı programda gündemdeki konularla ilgili soruları cevapladı.

‘BİZİM İTTİFAKIMIZ RASYONEL’

İttifakların karşılaştırıldığını ifade eden Akşener, “Cumhur İttifakı et tırnak, mezara kadar, kader birliği, bu duygusal ittifak. Bizimki rasyonel, proje bazlı, kurumsal kimliklerimizi muhafaza eden, et tırnak olmayan, seçmenin taleplerine uygun şekillenmiş, probleme çözüm önerileri birbirinden farklı olan iki siyasi parti”dedi.

‘KÜRTLERE PARMAK SALLAYAN BİR KESİM VAR’

Akşener, Türkiye’de Kürtlere parmak sallayan bir kesimin olduğuna işaret ederek, “Kürtleri tanzim etmeye çalışanlar var. Daha liberal bir kesim. Sol liberaller de var, muhafazakarlar da var. Kürtlere parmak sallayan bir kesim var. Bu arada dönüp Kürtler’e ‘sen ne düşünüyorsun’ diyen de yok. “diye konuştu.

6 MİLYON SEÇMENE BEDDUA ETTİ’

Akşener, HDP’nin PKK ilişki biçimine mesafe koyması gerektiğini, Türkiye’nin partisi olma yolunda yürümesi gerektiğini herkesin ve kendilerinin de söylediğini belirterek, “Bir pis ve çirkin dil var. HDP’nin ve PKK’nın dışında bir genel başkan yardımcısı HDP’ye oy veren 6 milyon insana beddua etti. ‘Allah belanızı versin’ dedi. Bunun son derece yanlış olduğunu söylüyorum. Özür dilenmesi gerekiyor o insanlardan. Ben Güneydoğu’yu çalışmış hocalardan birisiyim. Burada yaşayan, devletin yanında saf tutmuş, şehit vermiş, itilmiş kakılmış o insanlar olmasaydı nasıl bir Türkiye ile karşı karşıya kalırdık. Siyasi partilere oy veren seçmen şu veya bu sebeple oy verebilir ama seçmeni suçlayamazsınız. Oraya oy veren seçmen dönecek belki başka partilere oy verecek.” dedi.


 

‘EKONOMİDE GÜVEN ÖNEMLİ’

Akşener, Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından açıklanan ekonomik paketle ilgili şunları söyledi: “Çok üst üste paketler açıldı. O paketlerin uygulanmasıyla ilgili derin sorunlar yaşadık. Sadece eleştirmek için söylemiyorum. Şunların da eklenmesi gerektiğini söylüyorum. Ekonominin patronu güvendir. Güveni sağlayacak olan demokrasi, hukukun üstünlüğü, adalet, şeffaflık, hesap verilebilirliktir. Dolayısıyla ben sayın Erdoğan’ın yaptığı açıklamanın ardından piyasaların satın almasını beklerdim. Damat beyinki gibi bunu satın almadılar. Güvenle ilgili meselenin Türkiye’de oluşmaması ve sayın Erdoğan ve arkadaşlarına ekonomideki bakış açıları sebebiyle bu güvenin kalmadığı. Siz diyorsunuz ki, israfı önleyeceğiz. Daha yeni zarar eden THY pekçok lüks arabayı ihaleye çıkıp imzaladı. Kıbrıs’a gittiler 7 ya da 9 uçakla gidildi. Muhteremler hadi sığmadınız, iki uçak yetirdi. Bunlar vatandaş nezdinde önemli algılanan konular.”

‘VARLIK FONUNU KALDIRIYORUZ DEMLERİNİ BEKLERDİM’

Bireysel emeklilik sigortasının yayılmasının güzel bir gelişme olduğunu vurgulayan Akşener, “Bunun kaynağı olarak odaların, sandıkların, vakıfların, STK’ların elindeki kaynaklardan gideceği. Mesela Varlık Fonu’nu ortadan kaldırıyoruz hepsini Hazine’ye geçiriyoruz lafı beklerdim ama olmadı. 128 milyar dolarlık Merkez Bankası kaynaklarının nereye gittiğine dair söylenmesi gerekiyordu” şeklinde konuştu.

‘SİSTEM ÜLKEYİ TAŞIMIYOR’

Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin ülkeyi taşımadığını ifade eden Akşener, “Biz hata ettik, özür dileriz beklemiyoruz. Yapılan yanlışların tekrarının olmaması gerekiyor. Bir adım atarsınız, hata olur, çalışırsınız hatayı tekrarlamazsınız. Bu bir zihniyet meselesi. Temeli Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’dir. Bir insanın herşeyi iki dudağı arasına bırakamazsınız. AK Parti yöneticilerinin en küçük bir kıymeti harbiyesi yok. Saray hayatı böyle bir şeydir.” diye konuştu.

‘ERDOĞAN HALKTAN KOPTU’

Erdoğan’ın halktan koptuğunu kaydeden Akşener, şunları söyledi: “Ben sayın Erdoğan’ın bazı cümlelerini görüyorum şoka giriyorum. Malatya’daydı zannediyorum. Bir oda başkanı ‘açız’ dedi. Adamı zorla ‘hayır ben şaka yaptım’a getirdiler. Şimdi oligarşik bir yapı oluştu orada. Kulis bilgileri alıyoruz, şube müdürleri gidip genel başkan yardımcılarına üst perdeden konuşuyor. Bunlar profesyonel. Beş altı yerden maaş alan kişiler. Kalabilmek için her türlü tutumu alabilecek konumda arkadaşlar. Bu bir paralel evren. Siz Türkiye’deki bu ekonomik problemlerin derinleştiği durumda görmezseniz, bilmezseniz, açıkladığınız Maliye Bakanlığı’nın diyelim bürokrasisi çalıştı, siz açıkladınız. Bunun takibini eskiden seçilmiş insanlar yapardı. Müsteşarlık ortadan kalktı, orada bir hafıza ortadan kalktı. Şimdi böyle bir sistemde burayı yönetmek durumunda olan tek bir adam var. Bu sürdürülebilir bir durum değildir.”

Tek partili cumhurbaşkanlığı meselesi Türkiye’yi iyiye götürmediğini kaydeden Akşener, “Biz ne yapmamız lazım. İyileştirmiş, güçlendirilmiş diyelim, diğer arkadaşlar güçlendirilmiş diyor. Hepimizin hedeflediği bir şey var, parlamenter sisteme geçiş. Oranın da arızalarını gidermeye gayret ettiğimiz parlamenter sisteme geçiş. 2010 referanduma gidilmeden evvel Anayasa’nın değişiklikleri komisyona geldi. Ben 82 Anayasası’nın nasıl hazırlandığını bilen bir insanım. 2010 değişikliği ile dünyanın en kötü şeyiymiş gibi ilan edilmesini sahtekarlık olarak gördüm.” dedi.

‘CUMHURBAŞKANLIĞI ADAYLIĞI ÇIKARMA DURURUM SÖZ KONUSU DEĞİL’

Akşener, Cumhurbaşkanlığı adaylığına yönelik bir çalışmasının olmadığına işaret ederek, şunları söyledi: “Kendi şahsıma yönelik buradan Cumhurbaşkanlığı postu, adaylığı çıkarmak gibi bir düzeneği çalışma davranışım yok. Buradaki bütün insanlara, hepimize sorulsa ‘Cumhurbaşkanı seçilmeyi ister misin’. Elbette isterim. Çok şereflidir. Ama elim o kadar iyi bir durumda ki. Çünkü adaylığa toz zerresi kadar çalışmam yoktur. Bir hedefi önünüze koyduğunuz zaman oraya varmak için her şeyi yok farz edersiniz. Bana düşen iş şu; mümkün olduğunca ülkenin önünü açacak, insanlara nefes aldıracak bir projeyi yönetmeye çalışmak. Onun için kim olur, kim olmaz gerçekten bilmiyorum. Elbette benim de öznesi benim olmadığım yol haritası fikir uçuşturduğum bir alan, düşünce sistematiğim elbette var. Ama siyasetin çabuk tüketildiği dünyadayız biz. Bugün x kişisi çok iyiyse yarın y kişisi öne çıkabiliyor. Benim Türkiye’ye önerim şu olur; seçmenin karşılığı olmuş, ‘bununla yol yürüyebiliriz’ dediği bir arkadaşla yürümesi faydalı olabileceği şeklinde. Ama ben bunu ne sayın Kılıçdaroğlu, Karamollaoğlu, Babacan ve Davutoğlu ile görüşmedim. Bugünden konuşmanın doğru olmadığına inanıyorum.”

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram