Erdoğan ‘muhalif’ ekran yüzlerini çağırdı ama muhabirleri yine yasakladı

AKP'nin muhalif isimleri programa davet etmesinin yankıları sürerken, ekran yüzleri çağrılan gazete ve televizyonların muhabirlerine ise ambargonun devam ettiği ortaya çıktı. Deniz Zeyrek, "konu mankeni" çıkışında bulunarak, kararını kurumsal yasağın seyrine göre vereceğini söyledi.

KRONOS 26 Ekim 2022 GÜNDEM

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 28 Ekim cuma günü katılacağı “Türkiye’nin Yüzyılı” programına muhalif gazetecilerin davet edilmesinin yankıları sürüyor. Gazetecilerden programa katılıp katılmama yönünde açıklamalar gelirken, AKP’nin, muhalif medya organlarındaki “ekran yüzleri” ile tanınmış yazarlarını çağırıp, muhabirlere ise kurumsal yasak koyduğu ortaya çıktı.

Erdoğan’ın programına aralarında Nevşin Mengü, Soner Yalçın, Uğur Dündar, İsmail Saymaz, Özlem Gürses, İsmail Küçükkaya, Fatih Portakal ve Deniz Zeyrek’in de bulunduğu çok sayıda “muhalif” isim davet edilmiş, bu davet de “Çok önemli bir adım” olarak nitelenmişti. Ancak Uzun süredir Erdoğan’ın programlarına davet edilmeyen gazetecilerin bu programa gidip gitmeyecekleri ise tartışma konusu oldu.

‘GÖZLEMLERİMİ SİZE AKTARACAĞIM’

Davetle ilgili tartışmalara katılan Fatih Portakal, Youtube kanalında etkinlik hakkında açıklamalarda bulundu. Davete katılacağını açıklayan Portakal, “Yıllar sonra böyle muhalif isimlerin de aslında çağrılması güzel bir şey. Yani burada önemli olan gazetecilik yapabilmek. Ben oraya gazetecilik kimliğiyle gideceğim ve gözlemleyeceğim. Gözlemlerini de size aktaracağım” ifadelerini kullandı.

ÖZLEM GÜRSES; BU KEZ KATILMAYACAK

Gazeteci Özlem Gürses de aldığı davetle ilgili açıklama yaptı. Başka bir programı olduğu için gidemeyeceğini belirten Gürses, “Bir kez daha davet gelirse gitmek istiyorum. Çünkü gözlerimle görüp size burada ne gördüğümü de bütün açıklığı ve şeffaflığıyla anlatmak istiyorum. Yalnız davet gelince şöyle bir sorun var. Benim artık Basın Kartım yok. ‘İletişim Başkanlığı benim Basın Kartımı iptal ettiği için ben o salona nasıl gireceğim?’ dedim. Onlar da dediler ki biz girişleri ayarlayacağız” diye konuştu.

EKRAN YÜZLERİNİ ÇAĞIRIP MUHABİRLERE AMBARGO KOYDULAR

Sözcü gazetesi yazarı Deniz Zeyrek bugünkü köşe yazısında davete katılıp katılmayacağıyla ilgili şu ifadeleri kullandı:

“Ben o toplantıyı bir siyasi partinin ve Cumhurbaşkanı’nın her gün birkaç benzerini yaptığı, gazeteciler için ‘rutin’ kategorisinde bir program olarak görüyor, büyük anlam yüklemiyordum. Bu yüzden de bir Ankara gazetecisinin günlük bir gazetecilik faaliyeti olarak Arena’ya gidip toplantıyı izlemeyi planlıyordum.

Arayan arkadaşlara da bu yüzden ‘Katılacağım’ diyordum. Ancak dün akşam saatlerinde çalıştığım gazeteye kurumsal yasağın sürdüğünü, muhabir arkadaşlarımın toplantıyı izleyemeyeceğini öğrendim ve kafam karıştı.

Böyle bir durum olursa, uygulamanın ‘Takiye’den, bizim de ‘konu mankeninden’ ne farkımız olacak?

O nedenle son kararımı toplantı gününe kadar kurumsal yasağın seyrine göre belirleyeceğim.”


 

ÇİĞDEM TOKER KATILMAYACAK: MEŞRUİYET DEVŞİRME ARACI OLARAK KULLANILACAK

Sözcü yazarı Çiğdem Toker de davetle ilgili yazdığı köşe yazısında programa katılmayacağını belirterek şunları ifade etti:

“Diğer partilerin faaliyetleri gazeteci olarak nasıl izleniyorsa, bu toplantının da aynı yaklaşımla izlenmesi gerektiğini düşünen meslektaşlar olabilir. Ben iktidar yanlısı olmayan gazetecilerin “davet” edilmesinin anlamlı bir strateji değişikliği falan değil, basbayağı bir pragmatizm olduğunu düşünüyorum. Yukarıda anlattığım bir siyasi iklim içinde bu toplantıya katılmamın iktidar açısından meşruiyet devşirme aracı olarak kullanılacağı kanısındayım. O nedenle katılmayacağım.”

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram