AİHM’in ‘15 Temmuz öncesi eylemler’ kararına hukukçulardan yorum: ‘Yargıtay içtihatlarını değiştirmeli’

AİHM’in15 Temmuz'dan önce Gülen cemaati hakkında yaptığı olumlu sosyal medya paylaşımları gerekçe gösterilerek 'suçu ve suçluyu övme' nedeniyle Yasin Özdemir'in mahkum edilmesiyle ilgili ihlal kararına hukukçular ‘on binlerce ava etkilenecek’ yorumları yapıyor.

KRONOS 08 Aralık 2021 GÜNDEM

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM)

Nisan 2015 yılında Gülen cemaatine yönelik eleştirilere cevap veren sosyal medya paylaşımları gerekçe gösterilerek suçu ve suçluyu övme nedeniyle mahkum olan ve akabinde KHK ile ihraç edilen öğretmen Yasin Özdemir’in ifade özgürlüğü ihlali iddiasıyla Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde açtığı dava bugün karara bağlandı.

AİHM’in kararını yorumlayan hukukçular Türkiye’de halihazırda süren ve biten on binlerce benzer davanın etkileneceğini belirtiyor.

TÜRK HAKİM DE KARARA OY VERDİ

AİHM Özdemir’in o tarihte Gülen cemaatinin resmen bir terör örgütü olarak belirlenmediği iddiasını haklı buldu. Avukat Rumeysa Budak Twitter hesabında AİHM’in kararına ilişkin şu değerlendirmeleri yaptı: “Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, 15 Temmuz 2016 öncesi gerçekleştirilen açıklamaların, Nisan 2015’te hareketle ilgili yasa dışı örgüt olduğuna dair herhangi bir nihai mahkeme kararı olmaması nedeniyle suç teşkil etmediğine dolayısıyla ifade özgürlüğünün ihlal edildiğine karar verdi. Tazminat talepleri başvurucu tarafından net olarak belirtilmediği ve iç hukukta tazminat imkanının olması nedeniyle tazminata hükmedilmemiş. Karar (Türk hakim) Saadet Yüksel’in de yer aldığı Daire’ce oy birliğiyle alınmış.”

TAŞDELEN: UYGULANMA ŞEKLİNİN ÖNGÖRÜLEMEZ OLDUĞU İFADE EDİLMİŞ 

İnsan Hakları Hukukçusu Okan Taşdelen de karara ilişkin Twitter hesabından şu değerlendirmeyi yaptı: “AİHM, Yasin Özdemir/Türkiye (No. 14606/18) davasında, başvurucunun 2015’teki paylaşımlarından dolayı FETÖ/PDY’yle ilişkili biçimde suçu ve suçluyu övme suçundan cezalandırılmasının ifade özgürlüğünü ihlal ettiğine hükmetti. Kararda o tarih itibariyle FETÖ/PDY’ye ilişkin kesinleşmiş bir hüküm bulunmadığı ve Ceza Kanunu’nun 215. maddesinin uygulanma şeklinin öngörülemez olduğu ifade edilmiş.”

GÜNEŞ: 15 TEMMUZ ÖNCESİ BANKA, SENDİKA, DERNEK ÜYELİKLERİ CEZALANDIRMA GEREKÇESİ YAPILAMAZ

Uluslararası ceza hukuku uzmanı Dr. Gökhan Güneş, AİHM’in kararının şu şekilde özetlenebileceğini kaydetti: “15 Temmuz öncesi şiddet içermeyen ve temel hak ve hürriyetlerin kullanımı niteliğinde olan; banka, sendika, dernek, sohbet, Bylock, ankesörden aranma, okul vb. faaliyetler cezalandırmaya gerekçe yapılamaz. TCK’nın 314. maddesi de, 215. maddesi gibi öngörülemezdir. Karar, 15 Temmuz öncesi yasal ve rutin faaliyetleri nedeniyle cezalandırılan herkesle ilgili benzer ihlallerin çıkacağının habercisidir. AİHM, kriter olarak kabul edilen hususlar ile MGK bildirisi ve 17/25 gibi uydurma milat tarihlerini de bu kararıyla çöpe atmıştır.”

ALTIPARMAK: BU KARARDAN TÜRKİYE’DEKİ ONBİNLERCE DAVA ETKİLENECEKTİR

Uluslararası insan hakları hukuku uzmanı Kerem Altıparmak ise AİHM’in kararının onbinlerce kişiyi etkileyeceğini vurgulayarak Twitter hesabından şu tespitlerde bulundu: “Bugünkü AİHM Yasin Özdemir/TR kararının 40. paragrafında başvurucunun Nisan 2015’te yaptığı paylaşımlar sırasında örgütün bir inanç topluluğu mu yoksa, yasadışı bir şekilde devlete sızan bir örgüt mü olduğuna dair bir netlik olmadığını tartışmaların devam ettiği söyleniyor. Bu çok kritik bir saptama. Her ne kadar bu başvuruda başvurucu suç ve suçluyu övmekten (TCK 215) mahkum olmuşsa da eğer örgüt olmadığı için bu ceza yasallık ilkesine aykırıysa aynı sonucun örgüt üyeliğinden yapılan yargılamalar açısından da geçerli olması gerekecektir. Bir başka deyişle, Yasin Özdemir kararı sonrasında AİHM’in FETÖ mahkumiyetlerine karşı yapılan 7. madde şikayetini inceleyeceği davalarda ihlal bulacağını öngörebiliriz. Durum buysa Yasin Özdemir 40. paragrafındaki saptamadan onbinlerce dava etkilenecek demektir.”

DULKADİR: ŞİMDİ YARGI MENSUPLARI HANGİ MUHTEŞEM GEREKÇEYLE KARŞI ÇIKACAKLAR? 

Avukat Gizay Dulkadir ise AİHM’in kararı için şu değerlendirmede bulundu: “AİHM Özdemir/Türkiye kararı ile 15 Temmuz öncesi eylemler nedeniyle yapılan yargılamaların, örgütün varlığına dair karar bulunmadığı ve şiddet içermediği nedeniyle hak ihlali kararı vermiş. Ben elbette bu karara şaşırmadım lakin bu yargılamaları hala sürdüren, kanıksayan yargı mensuplarına yönelik şaşkınlığım devam ediyor. Şimdi bu AİHM kararına hangi muhteşem gerekçeyle karşı çıkacaklar gerçekten merak ediyorum.”

‘YARGITAY BU SAÇMA SAPAN İÇTİHATLARINI DEĞİŞTİRMELİ’ 

Dulkadir şöyle deva etti: “Bankaya para yatırmak, çocuğunu bir özel okulda okutmak gibi eylemlerin silahlı terör örgütü üyeliğine delil olabileceğine nasıl kendilerini inandırdılar anlamak mümkün değil. Neredeyse 6 yıl geçti hala “biz ne yapıyoruz” diyen yok. Dünyanın kendisine hukuk devleti diyen hiçbir ülkesinde kabulü mümkün olmayan bu kararlar artık son bulmalı. Evet çok geç kalındı ama yine de bir yerde bu inattan vazgeçmek gerektiğini düşünüyorum. Yargıtay derhal bu saçma sapan içtihatlarını değiştirmelidir.”

 

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram