A Milli Takım’a Alman ekolü: Stefan Kuntz

Türkiye A Milli Takımı teknik direktörlüğüne büyük umutlarla yeniden getirilen Şenol Güneş sınıfı geçemedi. Daha önce Milli Takım ile Dünya Kupası üçüncülüğü elde etmiş tecrübeli teknik adamla yollar ayrıldı. Birçok ismin gündeme geldiği günlerde son karar Stefan Kuntz oldu.

Türk Millî Takımı, 97 yıllık tarihindeki maçlara 26’sı Türk, 18’i yabancı, toplam 44 farklı teknik adam yönetiminde çıktı. Milli Takım ile en çok maça çıkan teknik adam Fatih Terim oldu. Terim, 135 maça çıkarken bu karşılaşmalarda yüzde 51,11 galibiyet yüzdesi elde etti. 1996, 2008 ve 2016 Avrupa Futbol Şampiyonalarına katılma başarısı gösterirken, 2008’de yarı final oynadı.

TERİM’DEN SONRA GÜNEŞ

Fatih Terim’in en yakın takipçisi ise Şenol Güneş. Güneş, 82 maça çıktığı milli takımda önemli işlere de imza attı. 2002’de Dünya Kupası’na katılarak üçüncülük kazanan Güneş’li A Milli Takım, 2003’te FIFA Konfederasyonlar Kupası’nı da üçüncülükle tamamladı. Son olarak 2020 Avrupa Şampiyonası’nda boy gösteren Şenol Güneş’in takımı gruplardan çıkamadı. Şenol Güneş’in galibiyet yüzdesi ise yüzde 46,34.

COŞKUN ÖZARI VE MUSTAFA DENİZLİ

Fatih Terim ve Şenol Güneş’in ardından milli takımın başında en çok maça çıkan teknik direktörler yine Türkiye vatandaşı: Coşkun Özarı ve Mustafa Denizli. Türkiye’nin yabancı teknik adamlarla ise arası pek iyi değil. İtalyan teknik direktör Sandro Puppo, 1954 Dünya Kupası’na katılmaya hak kazandı. Türk Milli Takımı’yla 31 resmi maçta görev alan Puppo, yüzde 25,81 galibiyet yüzdesi elde etti.

SEPP PIONTEK, MİLLİ TAKIM’I YENİDEN YAPILANDIRDI

Bir diğer yabancı teknik direktör ise Sepp Piontek’ti. Alman teknik adam, 27 maçta önemli bir galibiyet yüzdesi (sadece 4 galibiyet) yakalayamazken; A Milli Takım’ı yeniden yapılandırıp yardımcısı Fatih Terim’e başarıya hazır bir ekip bıraktı.

YERLİ VE MİLLİ BİR TERCİH OLMADI!

Türkiye Futbol Federasyonu, Türk uyruklu oyuncuların mücadelelerde daha çok süre bulmasını amaçlayan yabancı kuralı uygularken, teknik direktör seçimini yabancılardan yana kullanması tutarsızlıklara yol açtı. Yeni teknik direktör Stefan Kuntz’un takımda neler yapacağı merak konusu. Peki Milli Takım’ın yeni teknik direktörü Stefan Kuntz kimdir? Teknik direktörlüğünde hangi takımları çalıştırdı?

Bir dönem Beşiktaş forması da giyen Alman Milli Takımı’nın futbolcusu Stefan Kuntz.

GOL KRALI BİR POLİS MEMURU

Stefan Kuntz, 1962 yılında Almanya’nın Fransa sınırına yakın bir kenti olan Neunkirchen’de dünyaya geldi. Henüz 7 yaşındayken Borussia Neunkirchen takımının altyapısında top koşturmaya başladı. 1980’de bu kulübün A takımında ilk profesyonel maçına çıktı. 1982-83 sezonunda mücadele ettiği Almanya 3. Ligi’nde 36 golle gol kralı oldu. Dikkatleri iyice üstüne çeken Kuntz sezon sonunda Bundesliga ekibi Bochum’un yolunu tuttu. Futbol hayatı yükselişe geçerken kendisi de bir taraftan polis olma yolunda ilerliyordu.

BOCHUM’UN BUNDESLİGA TARİHİNDEKİ İLK GOL KRALI

Bochum’da oynadığı 1985-86 sezonunu gol kralı olarak tamamladı ve Bochum’un Bundesliga tarihinde çıkardığı ilk gol kralı oldu. Harika geçirdiği sezonun ardından Bayer Uerdingen takımına transfer olan golcü, burada oynadığı üç sezonda 94 resmi maça çıkarken 32 gol buldu. Ancak takımı ligde ve kupada istenen başarıyı bulamıyordu.

K’LAUTERN’DE EFSANELEŞTİ

1989’da doğduğu bölgenin en güçlü takımı FC Kaiserslautern’e transfer oldu. Takımıyla çıktığı ilk 10 maçta 9 gol atarak muazzam bir başlangıç yaptı. Sezonu 15 golle tamamlayan Kuntz takımın en golcü ismi oldu. Sezonu bir Almanya Kupası kazanarak tamamladılar böylece Kuntz kariyerinde ilk kez kupa kaldırdı.

1990-91 sezonunda yine takımın en golcü ismi olan Kuntz şampiyonlukta da önemli rol oynadı. 1991 yılında Almanya’da ‘Yılın Futbolcusu’ seçildi. Kariyerinin ilk ve tek Bundesliga şampiyonluğuna burada ulaştı. Kaiserslautern ile 5 sezon geçiren Kuntz burada 170 resmi maçta 75 gol attı. Bir sezon Bundesliga şampiyonluğu yaşarken iki sezon ise şampiyonluğu kıl payı kaçırdı.

YOLU BEŞİKTAŞ’TAN GEÇTİ

1995-96 sezonunu Alman teknik adam Christoph Daum’un isteği üzerine Beşiktaş’ta geçirdi. Bu, onun Almanya dışında geçirdiği ilk ve son sezondu. Beşiktaş başarılı bir sezon geçirmemiş olsa da Kuntz siyah-beyaz forma ile 9 gol kaydetti. Böylece Türkiye ile tanışma fırsatı buldu.

OYNADIĞI SON İKİ TAKIM KÜME DÜŞTÜ

Kısa Beşiktaş macerasının ardından Bundesliga’ya geri döndü. Arminia Bielefeld forması giydi ve 33 maçta 14 gol kaydederek performansından bir şey kaybetmediğini ispatladı. Bir sonraki sezonda da takımın en golcü ismi Kuntz oldu ancak takımını küme düşmekten kurtaramadı.

1998-99 sezonunda eski takımı Bochum’a döndü. Bochum sezonu 17. sırada tamamlayarak küme düştü. Kuntz da burada son Bundesliga maçına çıkarak futbol kariyerini noktaladı. 1983-1999 yılları arasından oynadığı Bundesliga’da 449 resmi maçta attığı 170 golle, bu ligde en çok gol atan 6. futbolcu oldu.

1996 Avrupa Şampiyonası’nı kazanan Almanya’nın kadrosunda elbette Kuntz da vardı. Stefan Kuntz Almanya Milli Takımı ile 25 resmi maça çıktı. Almanya bu 25 maçta hiç mağlubiyet almadı. (21G, 4B)

TEKNİK DİREKTÖR KUNTZ

1999’da futbol kariyerini noktalayan Kuntz, altyapısında yetiştiği ve futbola ilk adımlarını attığı kulüp olan Neunkirchen’in başına geçti. Dördüncü seviye ligi lider bitirseler de play-off’ları geçemeyerek üçüncü seviye lige çıkamadılar. 2000 yılında ikinci ligden üçüncü lige düşen Karlsruher SC takımının başına geçti. 34 maçta 17 galibiyet 10 beraberlik 7 mağlubiyet ile lig şampiyonu olarak tekrar ikinci lige dönme başarısı gösterdi. Bir sonraki sezon ise işler yolunda gitmedi. Son haftada aldığı galibiyetle lige son anda tutunan Karlsruher, Kuntz ile devam etme kararı aldı. Ancak 6 haftada sadece 2 beraberlik alan takım lig sonuna demir atınca Kuntz ile yollar ayrıldı.

ÇALIŞTIRDIĞI TAKIMLARI İPTEN ALAMADI

2003 yılında ligin 27. haftasında yine ikinci ligde yer alan ve 17. sırada bulunan SV Waldhof Mannheim takımının başına getirildi. 8 maçtan 5 puan çıkaran takım lig sonuncusu olarak alt lige düştü. Kuntz ile yollar ayrıldı.

2003-04 sezonunda yine 2. Bundesliga ekiplerinden LR Ahlen ile anlaştı. Ancak 12 haftada 3 galibiyet 8 mağlubiyet ve 1 beraberlik alan takım lig sonunculuğundan kurtulamayınca Kuntz ile devam edilmedi.

Teknik direktörlük kariyerini noktalayan Kuntz, 2005-2006’da üçüncü lig takımlarından TuS Koblenz’de sportif direktör olarak çalışmaya başladı. Takım lig ikincisi olup 2. Bundesliga’ya çıkma başarısı gösterdi. Kuntz, 2006’da eski takımı Bochum’a da aynı görev ile geldi. 2008’e dek bu görevini sürdürdü.

KUNTZ’A MİLLİ GÖREV

2008’de futbolculuk kariyerinde sembol isimlerinden biri olduğu FC Kaiserslautern takımının başkanlık görevini üstlenen Stefan Kuntz, sekiz yılın ardından 2016’da söz konusu görevinden ayrılarak Almanya U21 Milli Takımı’nın teknik direktörü oldu.

Horst Hrubesch’in yerine gelen Kuntz ile önündeki üç maçı da kazanan Almanya U-21, 2017 UEFA Avrupa 21 Yaşaltı Futbol Şampiyonası’na katılma hakkı kazandı. Finalde İspanya’yı deviren Almanya şampiyon oldu. Böylece Kuntz, Almanya U-21’e tarihindeki ikinci şampiyonluğunu yaşattı. 2021 yılında da Almanya U-21’i şampiyonluğa ulaştıran Kuntz, Löw’ün yokluğunda Tokyo Olimpiyat Oyunları’na katılan Almanya Olimpiyat Takımı’nın teknik direktörlüğünü yaptı.

VE YOLU YENİDEN TÜRKİYE İLE KESİŞTİ

Ve Kuntz’un yolu yıllar sonra yeniden Türkiye ile kesişti. Türkiye Futbol Federasyonu yeni teknik direktörü Stefan Kuntz için imza töreni düzenlendi. İmza töreninde konuşan Kuntz, “İlk söyleyebileceğim şey gurur olacak. Hamit Altıntop beni aradığında ve teklifi ilettiğinde büyük bir mutluluk duydum. Çok büyük bir görev.” ifadelerini kullandı.

Beşiktaş’ta oynadığı dönemde Sergen Yalçın ile birlikte oynayan Kuntz, o dönemdeki takım arkadaşlarını da unutmadı. “O zamanki kaptanım Rıza Çalımbay, Şifo Mehmet. Onları hatırlıyorum. Sergen Yalçın’ı teknik direktör olarak gördüğümde kahkaha attım. Teknik direktör olmasına, şampiyon olmasına saygı duyuyorum. Alpay Özalan da siyasete atılmış.” yorumuyla takım arkadaşlarının yeni görevlerine olan şaşkınlığını belirtti.

“Sergen’e neden güldüm? Çünkü Sergen’in en üst değerlerinden birinin disiplin olduğunu duydum. Hayatımda oynadığım en iyi orta saha oyuncularından biri Sergen’di ama o zamanlar disiplin onun için en önemli şey değildi…”

Yeni görevine hazırlanan Stefan Kuntz, başta Norveç maçı olmak üzere önündeki üç karşılaşmayı kazanıp futbolseverlerin hayallerini süsleyen 2022 Dünya Kupası’na Türkiye’nin adını da yazdırabilecek mi? Yakın dönemde benzer hayaller için getirilen Guus Hiddink ve Mircea Lucescu dönemleri çok kötü sona ermişti. Bu düzeyde ilk tecrübesini yaşayacak olan Kuntz’un neler yapabileceğini ancak bekleyerek göreceğiz.