Habertürk yazarı Fatih Altaylı, muhalefet partilerinin oluşturduğu '6'lı masa'da en derin krizin geçen ay yaşandığını iddia ederek, "Kılıçdaroğlu 'gıcıklık' büyümeden duruma el koymak için Babacan’la görüştü" ifadesini kullandı. Altaylı'ya göre krizin sebebi ise Babacan'ın Ergenekon davalarına ilişkin sözleriydi.
Muhalefet partilerinin oluşturduğu 6'lı masa.
Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı Gültekin Uysal’ın cumhurbaşkanı adayı için “20 yıllık AKP döneminde sorumluluğa ortak olmamış olmak” kriteri altı muhalefet partisinin oluşturduğu konsorsiyumdaki en önemli çatlak olarak tartışılmaya devam ediyor.
Habertürk yazarı Fatih Altaylı ise CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun geçen ay DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan’a yaptığı ziyaretin perde arkasını yazarak 6’lı masanın “en derin krizini” geçen ay yaşadığını iddia etti.
T24’ün aktardığı habere göre; Altaylı, ziyaretin asıl nedeninin Ali Babacan’ın Ergenekon yargılamalarına ilişkin açıklaması olduğunu belirtirken, “Kılıçdaroğlu ‘gıcıklık’ büyümeden duruma el koymak için Babacan’a gitti. Kibar bir şekilde rahatsızlığı iletti ve bu tavrın sürmesi halinde masanın çevresindeki sandalyelerden birinin kalkabileceğini ima etti” ifadesini kullandı.
‘BAŞTA AKŞENER, BABACAN’IN SÖYLEMLERİNDEN MEMNUN DEĞİLDİ’
Altaylı, krizin şimdilik kapandığını belirterek, “23 Mart günü 6’lı masa açısından önemli bir gündü. O gün CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, DEVA Partisi lideri Ali Babacan’ı ziyaret etti. Bu ziyaret basına yansıdığından farklı bir nedenle yapıldı. Babacan’ın Ergenekon Davası’ndaki çıkışlarından ve davayı haklı bulduğu şeklinde algılanan sözlerinden dolayı masada büyük bir rahatsızlık vardı. Başta Meral Akşener, Babacan’ın söylemlerinden memnun değildi. Saadet Partisi ise genetik olarak Gülencilerle asla barışık olamıyordu. CHP’de de Kılıçdaroğlu’nun A takımı içinde yer alanlar Babacan’ın bu konudaki tavrından rahatsızlıklarını genel başkana iletmişlerdi” diye yazdı.
‘ŞİMDİLİK KAPANDI’
Tüm bunları değerlendiren Kılıçdaroğlu’nun “gıcıklık” büyümeden duruma el koymak için Babacan’a gittiğini aktaran Fatih Altaylı, “Kibar bir şekilde rahatsızlığı iletti ve bu tavrın sürmesi halinde masanın çevresindeki sandalyelerden birinin kalkabileceğini ima etti. Babacan’a verdiği mesajı güçlendirmek için 2 gün sonra bir hamle daha yaptı ve Ergenekon Davası “şehidi” Ali Tatar’ın evini ziyaret etti. 6’lı masada bugüne kadar çıkan en derin ve en sert kriz ne Cumhurbaşkanı adayının ismi ne de başka bir şeydi. En derin kriz geçen ay yaşandı. Ve şimdilik kapandı.”
Bu haberler de ilginizi çekebilir:
ALİ BABACAN “ERGENEKON” İÇİN NE DEMİŞTİ?
Ali Babacan, Sincan’da katıldığı “Gençlik Buluşması” adlı etkinlikte bir gencin Ergenekon ve Balyoz davalarına ilişkin sorusu üzerine şu ifadeleri kullanmıştı: “Türkiye’de maalesef yakın tarihimizde, ordumuz içerisinde bu tür eğilimler, ‘Siyaset bazen ülkeyi yoldan çıkarır, biz buradayız, ordu olarak el koyarız, şekle sokarız’ diyen bir zihniyet olmuştur. Bu tür hazırlıklar içinde olanlarla ilgili devlet mücadele etmelidir. Dolayısıyla tüm bu süreçlerin Ergenekon, Balyoz, adı ne olursa olsun bunların bağımsız ve tarafsız yargı süreçlerinden geçtikten sonra ancak şöyledir ya da böyledir diyebiliriz. Böyle silmece FETÖ’nün etkisi altındaki yargının uğraştığı Ergenekon, Balyoz sürecine de biz karşıyız. Ama sırf ‘FETÖ’cüler uğraştığına göre bunların hepsi ak pak suçsuz insanlardır’ da demeye de karşıyız. İkisinin de yanlış olduğunu düşünüyoruz. Bağımsız ve tarafsız yargı eliyle incelenmedikçe bu süreçlerin hiçbirisine doğru ya da yanlış demenin biz doğru olmadığını düşünüyoruz.”
